1-

2-

 

ALLAH’IM

YALNIZ  SENSİN-SEN

 

 

 

Naif GÜNAŞAN

 

 

E-mail:naifgunasan@gmail.com.tr

GSM: 0530 746 64 95

 

 

BİTLİS

 

 

 

 

 

Senin nefsin aç aslanlar gibi her şeye saldırıyor,

Ve sen nefsine engel olamıyorsun, hep dediklerini yapıyorsun,

Vahşi hayvan terbiyecisi bir yılda hayvanı terbiye ediyor,

Sen bunca yıldır kendi nefsini bile terbiye edememişsin.

3-

 

Öyleyse siz beni anın ki, bende sizi anayım

Bakara 152

 

 

 

 

ALLAH’ım yalnız sensin sen şiir kitabı %90 tefekkür ağırlıklı yazılmıştır

 

 

 

Bir saat tefekkür

Bir sene ibadrtten iyidir.

                                                  H.S.

 

 

 

 

 

 

 

 

Dizgi: Meriwan A.SALİH

www.mariwan.2ya.com

 

 

 

 

 

Bırak başkaları doysun sen aç ol, onlar zengin sen fakir ol,

Bırak başkaları mevki, makam sahibi olsun, sen mütevazi ol,

Bırak onlar mal,mülk,para sahibi olsun, sen muhtaç ol,

Yeter ki Yüce Allah’ın yardımı, lütfü, bereketi seninle olsun.

4-

 

 

Naif Günaşan

 

 

1949 yılında Bitlis ili Hizan ilçesinde doğdu. Öğremini Hizan ve Bitliste yaptı. Fotoğraf ve terzilik sanatları ile uğraştı. Uzunyıllar Hizan belediyesinde katiplik, başkatiplik, muhasebe md. Yazı işleri müdürlüğü, son havadis gazetesinde, Hürriyet gazetesinde, TRT’de ve Anadolu ajansında yıllarca muhabirlik yaptı.

Bölgede bir çok yeniliklere öncülük yaptı, bir çok belediye kuruluşunda hizmetler yaptı, bir çok kültürel sosyal faaliyetlerde yer aldı. Belediyeden ve diğer hizmetlerinden bir çok ödül aldı.

1996 yılında emekli olan ve Ankara’ya yerleşen şair ve yazarın çeşitli konularda binden fazla şiir ve denemeler bulunmaktadır. Naif Günaşan evli ve dört çocuk babasıdır.

 

Naif Günaşan

E-mail:naifgunasan@yahoo.com.

 

 

 

 

Yayınlanmış Eserleri:

- İsimlerin en güzeli ALLAH’ın dır.

 

- Kur’an ışığında şiir.

 

- ALLAH’ım yalnız sen-sin sen.

5-

 

Bismillahirrahmanirrahim

 

TAKDİM

 

ALEMLERİN Rabbi olan ALLAH’ü Zülcelale sonsuz Hamd ve Senalar olsun. Ayrıca onun Rasulü olan iki cihan serveri Efendimiz S.A.V ehli beytine, Sahabelerine ve tüm Peygamberlere Salat ve Selam olsun.

Yıllardır kafamda oluşturduğum ama birtürlü kağıda dökemediğim, şiirlerimi nihayet Rabbimin büyük lütuf, ihsan ve yardımı ile bu yıl tamamlayıp sizlere takdim etmiş bulunmaktayım.

Bu kitap kolay ve akıcı olacak şekilde yazılmış, okuyucuya bıktırıcı olmaması için oldukça özen gösterilmiştir.

Bu kitap toplam 63 şiirden oluşmakta, her şiir en çok sekiz en az üç kıta ile sınırlı tutulmuştur.

Şiirlerimizde Tefekküre oldukça ağırlık verilmiştir. Yüce ALLAH C.C. dan temennim bu kitap biz aciz ve asi kullarına vijdan muhasebesi yapılmasını, nereden gelip nereye gideceğimizi hatırlatır. Her yaşa ve her kesime hitap etmektedir.

Dileğim bu kitap hayırlara vesile olur. Cenab-ı Hak’tan okuyan, okutan  ve dinleyenlere, huşulu, feyizli, bereketli ve faydalı olmasını niyaz ederim. Saygılarımla

Naif GÜNAŞAN

ALLAH şükreden kullarını daha iyibilen değilmidir. (En’am 53. Ayet.)

Bir saat tefekkür, bir sene ibadetten iyidir. H.Ş.

6-

 

-Bismillahirrahmanirrahim-

 

ALLAH’IM YALNIZ SENSİN SEN

 

Allah’ım, hâşâ sana hiçbir şeyi ortak etmem,

Allah’ım, senden ancak rahmetini umarım,

Allah’ım, şeytanın vesvesesinden sana sığınırım,

Allah’ım, senden başka hiçbir ilah yok yalnız sensin sen.

 

Allah’ın adıyla Allah’ım sana tevekkül ediyorum,

Rabbim, rahmetinden daima imdat istiyorum,

Senden başka asla hiçbir ilah yok, biliyorum,

Göklerin, yerin, şerefli arşın, Rabbi yalnız sensin sen.

 

Rabbim seni noksan sıfatlardan tenzih ederim,

Azim olan Allah’ı tespih eder ve ona hamd ederim,

Yüce olan Allah’a istiğfar eder ve ona tövbe ederim,

Allah’ım tövbeleri kabul, günahları af eden yalnız sensin sen.

 

Allah’ım bize verdiğin rızkı ve ömrü bereketlendir,

Kuvvet ve kudret Allah’ım ancak yardımın iledir,

Allah’ü Teala bize yeter o ne güzel vekildir,

Her derde deva, her hastaya şifa veren, yalnız sensin sen.

 

Hay ve kayyum olan Allah’tan marifet dilerim,

Bütün kainatın ve benimde Rabbimsin tasdik ederim,

Ölümden sonra tekrar diriliş haktır, şahadet ederim,

Yoktan var eden, vardan yok eden tekrar dirilten yalnız sensin sen.

                                                             

 

“Ben işimi Allah’a bırakıyorum. Doğrusu Allah kulların bütün yaptıklarını görür.”

AYET.40/44

7-

 

LA’İLAHEİLLALLAH

 

Sen, ebedi kalmak ve sırf yiyip, içmek için yaratılmadın,

Allah yoluna olmayan bir hal, gidiş sonucu hüsrandır,

Ben Müslümanım demek, hiçbir ibadet yapmamak din dışıdır,

İnanın, yalnız lailaheillallah demek yeterli değildir.

 

Diğer ibadetler eklenmedikçe, yalnız lailaheillallah demek kafi değildir,

Yüce Allah’ın ahkamına, Hz. Peygamberin hayatına, uymak, uygulamak gerekir,

Bela ve musibetleri tatmadan ve ölüm gelmeden gafletten kurtulman gerekir,

İnanın, yalnız lailaheillallah demek kafi olmayabilir.

 

Kendimizi Allah’ın takdiratına teslim etmeliyiz,

Kendi hakkımızda düşünmeliyiz ve tefekkür etmeliyiz,

Bir saatlik tefekkür bir senelik ibadetten hayırlıdır, bilmeliyiz,

İnanın, yalnız lailaheillallah demek kafi olmayabilir.

 

Kalplerimiz ölü, ruhlarımız ölü, aklımız ölü, böyle olmaması gerekir,

Allah’ın emirlerine, peygamberin sünnetine, uymamız gerekir,

Namazı bilinçli kılmamız, Kur’an-ı anlıyarak okumamız gerekir,

İnanın, yalnız lailaheillallah demek kafi olmayabillir.

 

Bize sayılması imkansız şekilde nimetler veren, lütfeden Rabbim,

Biz kulluk görevimizi şükür ve hamdı layıkıyla yapmıyoruz Rabbim,

Bizden af ve mağfiretini, büyük rahmetini bizden esirgeme Rabbim,

Allah’ım her yönü ile biz daima sana muhtacız, sen bize değil,

İnanın, yalnız lailaheillallah demek kafi olmayabilir.

                                                                                          

 

“Ve şüphesiz ki; Rabbin çok güçlü, çok merhametlidir.”

Şuara Suresi A.104

8-

 

RAB’BİM YALNIZ SENSİN SEN

 

Rabbim göklerde ve yerde ne varsa hepsini idare eden sensin,

Kalbimizden dahi geçen her şeyi gizlesek de sen en iyisini bilensin,

Allah’ım dilediğini bağışlar, dilediğine azap edersin,

Allah’ım sana tevekkül ettik, yardımcımız vekilimiz yalnız sensin sen.

 

Ey bir işitme, kendisini diğer bir işitmeden alıkoymayan,

Ey dua ile istemekte bulunanların ısrarı kendisini usandırmayan,

Ey her yerde ve gökte hiçbir şey kendisine gizli olmayan Rabbim,

Kıyamet günü insanları bir araya toplayan Rabbim yalnız sensin sen.

 

Ey kendinden korkarak ağlayanların ağlayışını gören,

Ey günahlardan pişmanlık duyanların nedametini gören,

Ey üzüntüsünden kendisinden geçenlerin inlemelerini işiten,

Tohum ve çeltikleri yarıp, sümbüllendiren her şeyi yaratan yalnız sensin sen.

 

Kalpler ancak Allahu Teala’yı anmakla huzura kavuşur,

Rabbimiz, övmemiz yalnız ve yalnız sana mahsustur,

Hepimizin ilahı, bir tek ilahtır, ondan başka ilah yoktur,

Allah’ım kulların dualarını kabul eden yalnız sensin sen.

 

Allah’ım müminlere karşı çok bağışlayıcı, çok merhamet edensin,

Rabbim cinleri ve insanları, sana kulluk etsinler diye yaratan sensin,

Rabbim muhakkak ki sen esirgeyenlerin en merhametlisisin,

Her türlü noksanlıklardan münezzeh olan yalnız sensin sen.

 

Yüce Allah bize yeter, o ne güzel vekildir,

En güzel isimler Yüce Allahü Teala’nındır,

Allahu Teala’ya mahsus doksan dokuz ismi şerifi vardır,

Rabbim hamd ve şükür sana mahsustur, hamde layık yalnız sensin sen.

9-

 

BU NE HIRSTIR,BU NE KİBİRDİR

                     ===============================

                                               .                                      .

Sanki toprak olmayacaksın, sanki bir damla sudan yaratılmadın,

Sanki yağmurları, karları, doluları gökten sen yağdırmaktasın,

Sanki güneşi, ayı, geceyi, gündüzü kainatı idare eden senmişsin,

Bu ne hırstır! Bu ne kibirdir! Ne mal mülk, dünya sevgisidir.

                           .                                   .

Kendimize gelelim, kul olduğumuzu unutmayalım!

Kibri, nefsi, kalbimizde yok edelim, sakın asi olmayalım,

İblis bir defa Allah’ın emrine uymadı, şeytan oldu bilelim.

Bu ne hırstır! Bu ne kibirdir! Ne mal mülk, dünya sevgisidir.

 

Sakın güvenme koluna, pazuna, gücüne, kuvvetine,

Eninde sonunda mutlaka sende bineceksin imam kayığına,

Kibir ve havai nefislerinden vazgeç kibir senin neyine,

Bu ne hırstır! Bu ne kibirdir! Bu ne mal mülk, dünya sevgisidir.

 

Ey müminler seviyenizi biliniz, mütevazi,  alçak gönüllü olunuz,

Yüce Allah’a karşı asi olmayın ve sakın kibirlenmeyiniz,

İlk haliniz necis bir su iken, sonuçta toprak olacaksınız,

Bu ne hırstır! Bu ne kibirdir! Bu ne mal mülk, dünya sevgisidir.

 

 

 

 

 

“Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah’ındır.”

Nisa Suresi A. 126

10-

 

KAPI AÇIK İKEN TÖVBE EDELİM

 

Tövbe kapısı, af kapısı açık iken, bu kapıyı ganimet bilelim,

İhlaslı yakarışlarla, dua kapısı açık iken, bu kapıyı ganimet bilelim,

Sağlınız yerinde iken, ecel gelmeden bu hayat kapıyı ganimet bilelim,

Tövbe ve af kapısı açık iken, bu kapıyı ganimet bilelim.

 

Günahla kirlettiğiniz kalbinizi, ruhunuzu tövbeyle temizleyin,

Allah’a tövbe edip, bozmuş isen! Tekrar tövbe edin,

Ecel gelince uyanırsın, ama ne yazık çok geç kalmışsın,

Tövbe ve af kapısı açık iken, bu kapıyı ganimet bilelim.

 

Yalancı iddialarından vazgeç! Gerçekten Allah’a tövbe et,

Yapmacık hal ile, yalan dolanla, iki yüzlülükle olmaz tövbe et,

Sözde, tövbe etmek değildir, bu olmaz, gerçek tövbe et,

Sağlığınız yerinde iken ecel gelmeden bu kapıyı ganimet bilin.

 

Mesele ağacı dikmek değildir, ağaç dikmekle iş bitmez,

Asıl mesele, dikilen ağacı kurutmamak bakımını yapıp büyütmek,

Meyve verir hale getirmek ve daima güzel meyve toplamak,

Tövbe ve af kapısı açık iken, bu kapıyı ganimet bilelim.

 

Yokluk ve zenginlik anları gerek hastalık ve sağlık anları olsun,

Gerek hayır, şer, kaza ve bela anlarında olsun,

Allah’ın emirlerine muvaffakiyet ediniz, tövbeleriniz son olsun,

Tövbe kapısı açık iken, bu kapıyı ganimet bilin.

 

Allah’a inanarak, kayıtsız ve şartsız teslim olacaksın,

Beline, eline, diline, nefsine daima sahip olacaksın,

Allah’a dilin, kalbin ve beyninle, birlikte ihlasla tövbe edeceksin,

Tövbe kapısı açık iken, bu kapıyı ganimet bilin.

11-

 

 

ALLAH DOSTLARI

 

Yüce Allah’ın dostları, adeta dilsizdirler, sağırdırlar,

Kalpleri Allah’a yaklaştıkça, artık ondan başkasını işitmezler,

Onları manevi bir heybet kaplar, Allah’tan başkasını görmezler,

Onlar eline, beline, diline tüm hareketlerine dikkat ederler.

 

Artık onlar, cemal sıfatı ile celal sıfatı, arasındadırlar,

Sağa sola meyil etmezler, önlerinde sadece tek istikamet var,

Allah’ın emirlerine, Hz. Peygamberin hadislerine, aynen uyarlar,

Onlar eline, beline, diline, tüm hareketlerine dikkat ederler.

 

Sevdiklerine Allah için severler, sevmediklerini onun için sevmezler,

Hiç kimsenin hakkını yemezler, nefisleri için bolluk istemezler,

Öyle insanları cinler, melekler, yer ve gök hepsi onları anarlar,

Onlar eline, beline, diline, her hareketine dikkat ederler.

 

Allah’a ulaşma yolunda yine onun fiillerini delil ederler.

Allah’ın acip-garip eşsiz sanatından tefekkür ederek ona ulaşırlar,

O makama yetişmek ihlasla,  sabırla tefekkürle elde ederler,

Onlar Salihlerdirler, iki kulakla çok dinler, bir ağızla az konuşurlar.

 

Kimin Tevhidi yoksa, ihlası yoksa, onun amelide yoktur,

Ey Müslüman, önce amelin temelini Tevhid ve ihlasla onar,

Yalnız Allah’a ibadet ederler, yalnız ondan yardım beklerler,

Onlar eline, diline, beline her hareketine dikkat ederler.

 

Arif Müminler Allah’tan ne dünyalık ne de ahiretlik isterler,

O zatlar mevlasından yalnız ve yalnız Rabbini cemalini isterler,

 Bizler ise Rabbimizden eş, para, mal, mülk isteriz. İşte biz ve onlar,

Onlar eline, diline, beline, her hareketine dikkat ederler.

12-

 

MÜMİN KARDEŞİM

 

Ahiretimizi tamamen unutmuşuz, hep dünyalıkla meşgulüz,

Yüce Rabbimizden, haya etmeyi bir kenara atmışız,

Maddiyatı ne yazık ki maneviyatın önüne çıkarmışız,

Bizleri, sana gerçek haya eden, kullarından eyle ya Rabbi.

 

Nefsin emrine girmek, şeytanın emrine girmektir,

Önce kendi nefsine nasihat et, kendi nefsini düzelt,

Sonra başkalarına öğüt ver, başkalarını düzelt,

Şeytanın emrine girmekten, sana sığınıyoruz ya Rabbi.

 

Allah’tan başka ilah yok diyorsun, belki kalbinle yalanlıyorsun,

Güçlüden, sana zarar ve fayda vereceklerden, korkuyorsan bu gizli ilahtır,

Rabbinden, başkasından korkuyorsan, ilahın senin korktuğundur,

Her türlü gizli ve aşikar şirkten, sana sığınıyoruz ya Rabbi.

 

Ey  Müslüman kardeşim, sen kendini tanımıyorsan, bilmiyorsan,

Allah’ı nasıl bileceksin, nasıl tanıyacaksın, iyi düşün,

Rabbim bizleri niçin yarattı, düşünmüyorsan zordur işin,

Bizi, gerçek teffekür edenlerden eyle ya Rabbi.

 

Herhangi bir şeyi Allah’tan fazla seviyorsan bu şirktir,

Bu sevgi eş, para, evlat, ev, makam vesair olursa şirke eşittir,

Kibiri, hevayı kendinden defet, kalbin mutmain olacaktır,

Her türlü şirkten bizleri koru, sana sığınıyoruz ya Rabbi.

                                                                                                  

 

 

“ Sizden biriniz beni kendisinden, babasından, evladından ve bütün insanlardan daha sevimli olmadıkça tam iman etmiş olamaz.”

H.Ş.

13-

 

EY NEFS’İM

 

Sen nimet içinde olduğun zaman, Allah’ı seversin,

Bela, musibet geldiği an, Allah dostun değilmiş gibi kaçarsın,

Musibetlere, belalara, sıkıntılara Allah’a sabır etmezsin,

Alamayacağımız yükü bize yükleme sabrımızı deneme ya Rabbi.

 

Her insan, üç ruha meyildir : melek, hayvani ve şeytanidir,

Meleklerin gıdası Allah’ın rızasını kazanmak, cemalini görmek,

Hayvanların gıdası ve saadeti yemek, uyumak ve çiftleşmektir,

Şeytanın gıdası kötülük, aldatmak, hile ve şerdir. Bizleri koru ya Rabbi.

 

Bunu bilki nefis bütün varlığı ile kadere karşıdır,

Allah’ın takdiri ile devamlı çekişme halindedir,

İnanan bir kalp niçin, neden, nasıl bilmez bildiği kaderdir,

Bizleri imanın şartlarına gerçek inananlardan eyle ya Rabbi.

 

Mukadderetta Yüce Allah’u Tealla’ya itirazda bulunmak,

Dinin ölmesi, Tevhidin ölmesi, Tevekkülün ölmesi demektir,

Nefsini islah etmek isteyen nefsine savaş açsın, nefis şer içinde şerdir,

Bizi nefsimize değil, nefsimizi bize ezdir ya Rabbi.

 

Nefsine değil, Allah için uyanınız gafil olmayınız,

Uyanmayı ölüm sonrasına bırakmayınız, size faydası olmaz biliniz,

Allah’a kavuşmadan önce, Allah için uyanınız,

Bizleri gerçek uyananlardan ve Salihlerden eyle ya Rabbi.

 

 

 

“ Ben nefsimi temize çıkarmıyorum.Çünkü nefis şiddetli kötülüğü emreder. Ancak  Rabbimin esirgediği nefis müstesnadır.Çünkü Rabbim gafurdur,Rahimdir.”

Yusuf Suresi A. 53

14-

 

 

DİNİ SOHBETLER

 

 

Sakın ha! Yüce Allah’ın düşmanlarına benzemeyiniz,

Vaiz’in sohbetinden duyduklarınızdan bol, bol faydalanınız,

Yüce Allah’ın yolu ile alakalı duyduklarınızla amel ediniz,

İki kulakla çok dinleyin, bir ağızla az konuşun.

 

Gamdan, kederden kurtulmak istiyorsan dini sohbetlerde bulun,

Hem vaiz’in vaizinden kaçıyor, hem de onda hatalar buluyorsun,

Bazısı vaizin sohbetine gülüyor, bu yanlıştan tövbede bulunun,

İki kulakla çok dinleyin, bir ağızla az konuşun.

 

Yüce Allah’ın hükmü üzerine sakın onunla çekişmeyin,

Allah’tan ürkmeyin siz onun mülkündesiniz, onun emrinden çıkmayın,

Allah’ın size neler takdir ettiğini bekleyin, şerrin hayra tebdilini isteyin,

İki kulakla çok dinleyin, bir ağızla az konuşun.

 

Vaizleri, nasihatleri, sohbetleri dinlemeye devam etmelisin,

Sen vaiz ve dini sohbetlerden uzak kalırsan kalp körleşir bilmelisin,

Bilgilerini yenilemen için vaizleri dinlemek, Kur-an ve kitap okumalısın,

İki kulakla çok dinleyin, bir ağızla az konuşun.

15-

 

RABBİMİZE KARŞI GÖREVİMİZİ

YAPAMIYORUZ

 

Allah’a olan vazifelerin hususunda tembelliği bırak,

İhtiras, kibirlik, gevşeklik, ucüp, kendini beğenmiş huyunu bırak,

Sana yapılacak teveccühü, alkışı, övgüyü ve hediyeleri artık bırak,

Allah’a koş, gerçek ihlasla Allah’a koş, ona dön, onu sev.

 

Hasta olunca, sağlığımız için bütün imkanlarımızı zorlarız,

Çocuğumuz okullarda başarılı olması için, neler neler yaparız,

Ama maalesef dinimizi öğrenmek için aynı çabaları göstermiyoruz,

Rabbim bizi affet, kendimize ne kadarda yazık ediyoruz.

 

Bir mimar bile bina onarımına başlayınca önce içten başlar,

Evin içini düzene koyar, gücünü emeğini oraya harcar,

İç kesim bitince, sonradan dışına süsünü bakımını yapar.

Kalbinle, dilinle, beyninle ihlasla Allah’a teslim ol.

 

Yüce Allah insanları en şerefli varlık olarak yarattı,

Allah’a kulluk görevimizi yapmazsak, şeref nerede kaldı,

Haşa Allah bize değil, biz Allah’a muhtacız, insan olan anladı,

Bizim anlamayacağımız yükü bize yükleme ya Rabbi.

 

Amir, komutan, ağa bir şey dedi mi hemen yerine getiriyoruz,

Günde beş defa ezan okunuyor, çoğumuz sesinden rahatsız oluyoruz,

Bazımız ömrü boyunca Kur’an’ın bir defa dahi olsa mealini bile okumuyoruz,

Bu Müslümanlık ise, inanın, Müslümanlık böyle değildir.

 

Dünyalığa karşı ahireti nasıl da feda ediyoruz,

Dünyevi amel ve arzularımız için ahreti nasıl tahrip ediyoruz,

Nefsimize, havai arzularımıza, şeytana ve insanlara nasıl kulluk ediyoruz,

Uyanalım, nasıl doğum, yaşlanmak varsa, vallahi ölümde var.

16-

 

 

KALP CAHİL İSE

 

Allah derdi yarattığı gibi, devayı da o yaratmıştır,

Günahlar derttir, Taat ve tüm ibadetler bir devadır,

Hatta zulüm bir derttir, adalet ise bir devadır,

Kalp cahil ise, dilin alim olması hiç faydası yoktur.

 

Yüce Allah’a asi olmak, büyük bir derttir, hastalıktır,

Günahlar derttir, tövbe etmek ise bir devadır, bir ilaçtır,

Nefsine uymak, riya olmak, bir derttir, nefsini ezmek devadır,

Kalp cahil ise, dilin alim olması hiç faydası yoktur.

 

Kalbin cahil ise, dilin alim olması hiç faydası yoktur,

Riyadan ve tüm günahlardan tövbe et, ihlaslı olmayan amel boştur,

Salih kullar dışında, işin başından sonuna, ihlaslı götüren pek yoktur,

Kalp cahil ise, dilin alim olması sana faydası yoktur.

 

Hiç şüphe yoktur ki Allah her insana bir kalp vermiştir,

Biz bir kalbe Allah’ı, hem dünyayı ve ahireti yerleştiriyoruz,

Bir kalpte hem halık, hem mahluk, hem faniler asla olmaz,

Kalpte tek sevgi olması gerekir, oda Allah sevgisi olmalıdır,

Kalp cahil ise, dilin alim olması bana faydası yoktur.

 

Musibetlere karşı hakkı, tasdik mi yoksa tekzip mi ediyoruz,

İmanımızda sabit mi kalıyor, sıkıntılara karşı sebat gösteriyor muyuz,

Yoksa hemen dönü veriyor, sebat göstermiyor, asimi oluyoruz,

Kalp cahil ise, dilin alim olması kimseye faydası yoktur.

17-

 

KUR’AN SEVGİSİ

 

Ey kardeşim Yüce Allah’ın, Şeriat’ın ahkamı ve ilmi ile amel et,

Onun emrinden dışarı çıkma, Allah ile arandaki ahdi unutma,

Nefsine, havai arzularına, Şeytan’a hiçbir zaman sakın uyma,

“Göklerde ve yerde bulunan bütün varlıklar hepsi Allah’ı tesbih ederler.

 

Yüce Allahu Teala’nın kitabına sonsuz hürmet edelim,

Kur’an’ın ahkâmı ile edeplenelim ve onunla ahkamlanalım,

Kur’an Allah ile aramızda yegâne bağdır, yegâne vuslattır bilelim.

Göklerde ve yerde bulunan bütün varlıklar hepsi Allah’ı tesbih ederler.

 

Kur’an sonradan yaratılmış herhangi bir varlık değildir,

Bilakis Allah’ın ezeli ebedi kelamıdır, bunu herkes bilmelidir,

Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de “bu benim kelamımdır” buyurmaktadır,

Göklerde ve yerde bulunan bütün varlıklar hepsi Allah’ı tesbih ederler.

 

Kur’an’a olan sevginizi onun hükmü ile amel ederek gösteriniz,

Süslenip püslenip duvara asmak için değil, Kur’an rehber olduğunu biliniz,

Allah’ın kelamını, kalplerinizle, diliniz ve beyninizle tasdik ediniz,

Göklerde ve yerde bulunan bütün varlıklar hepsi Allah’ı tesbih ederler.

 

Kur’an’ı anlayarak okumalı, namazı bilinçli kılmalıyız,

Allah kendinden önceki kitapları tasdik eden, Kur’an’ı indirmiştir,

Kâfirler Kur’an’ın bütün mucizelerini görseler yine inanmazlar,

Allah’ın kelimelerini değiştirecek hiç bir şey ve hiç bir kuvvet yoktur,

Göklerde ve yerde bulunan bütün varlıklar hepsi Allah’ı tesbih ederler.

 

 

 

“Ey insanlar, bakın size Rabbinizden kesin bir delil geldi;

size açık bir nur indirdik.”

Nisa Suresi A. 174

18-

 

İÇİMİZ BAŞKA DIŞIMIZ BAŞKA

 

 

Bir kimsenin içi başka, dışı başka ise bu bir hezeyandır,

Zengin ve mutlu günlerinde Allah’ı tanımıyor ise buda hezeyandır,

Kur’an’ın bazı hükümlerine uyup, bazısına uymamak buda bir hezeyandır,

Yapacağını Allah için yap, ondan başkası için sakın yapmayın.

 

İlmi ile âlim olmayanlar, ameli ile kenara atmayın,

İlminle, bilgin ile dünyalık toplamakla meşgul olmayın,

Her hareketinizle, sözünüzle, özünüzle Kur’an’ı yaşayın,

Yapacağını Allah için yap, ondan başkası için sakın yapmayın.

 

Hadisi Şerifte cahile bir kere yazık, âlime ise yedi kere yazık,

Cahil ilim öğrenmediği için cahile bir kere yazık,

Âlim biliyordu buna rağmen amel etmedi, ona yedi kere yazık,

Yapacağını Allah için yap, ondan başkası için yapmayın.

 

Halıka gittiğini sanırken, halka gitmiş olabilirsin,

İhlâs olmadan zoraki ve yapmacık hareketlerle bir yere gidemezsin,

Dava yalnız dil ile değil kalp ile Allah’ı Tevhid etmelisin,

Yapacağını Allah için yap, ondan başkası için sakın yapmayın.

 

                                                                                                   

 

 

“ Allah’a yemin ederim ki, Cenab-ı Hakk’ın senin vasıtanla bir adamı hidayete mazhar buyurması senin için, dünyaya malik olmaktan daha

hayırlıdır.” (H.S. Buhari ve Müslüm rivayet etmişlerdir.)

19-

 

 

 

GAFLETTEN UYANALIM

 

Allah kelamı Kur’an okunuyor, Peygamber hadisi okunuyor,

İbret almıyoruz, günahlardan uzaklaşamıyoruz, amelimiz değişmiyor,

Kalplerimiz gaflet içinde, kasvetli bir taş halini almış,

Gafil olmayalım, kendimize gelelim, her şeyin bir sonu vardır.

 

Günahlar, Allah’ın emrine muhalif, küfrün habercisidir,

Biliyorsunuz sıtmada ölümün habercisi ve elçisidir,

Bu asilliğimiz, kuru kafalığımız kötü amelin habercisidir,

Gafil olmayalım, kendimize gelelim, her şeyin bir sonu vardır.

 

Cahilin bütün düşüncesi dünyadır ve dünyalıktır,

Nefsine, arzusuna, emeline uymak ve yaşatmaktır,

Arifin düşüncesi ahrettir, Allah’ın rızasını kazanmaktır,

Gafil olmayalım, kendimize gelelim, her şeyin bir sonu vardır.

 

Sakın gece odun toplamakta olan kişinin durumuna düşmeyin,

Odun toplar fakat eline ne geçeceğini, ne olduğunu bilemezsin,

Sen bilinçli ol, Halıka’mı, halkamı gidiyorsun bilmelisin,

Uyanalım gafil olmayalım, her şeyin bir sonu mutlaka vardır.

 

Bir taraftan şu haramdır, diyorsun bizzat kendin yapıyorsun,

Diğer taraftan şu helaldir, diyorsun kendin asla onu yapmıyorsun,

Sen bilmece içinde bilmece, heves içinde hevessin,

Uyanalım gafil olmayalım, her şeyin bir sonu mutlaka sonu vardır.

 

Hadisi Şerifte “ Gülerek günah işleyenler ağlayarak cehenneme giderler”

Allah’a ulaşma yolunda yine onun fiillerini delil ederler

Esas kahraman o kimsedir ki Allah’tan başka her şeyden temizler.

Uyanalım gafil olamayalım, her şeyin bir sonu mutlaka sonu vardır.

20-

 

 

 

AĞLA’YIN

 

 

 

Hz. Mevlana “Ben doğduğumda annem babam gülüyordu ben ise ağlıyordum

Ben öleceğim zaman eşim, çocuklarım ağlayacak ben ise gülücem.” demiş,

Ömrüm tamamlanmış Allah’ın emri baş - göz  üzerine artık ebedi yolculuğa gidicem,

Ey kendisinden korkarak ağlayanların ağlayışını gören Rabbim bizi af et.

 

Ey Müslüman kardeşim sen ölünce eşin, çocukların sana ağlayacağına,

Sen ölmeden günahlarına çok ağla, belki uğrarsın Allah’ın affına,

Kendin sağ iken ihlâsla Tövbe’ni yap, uğrama şeytanın gafına,

Ey kendisinden korkarak ağlayanların ağlayışını gören Rabbim bizi affet.

 

Zikir ederken, dua ederken, ihlâsla Allah’a tövbe yaparken,

Ağlayın içtenlikle, ağlayın bol gözyaşları dökün, geç kalma erken,

Acele et elinizde senet yok, ecel gelir bugün yarın derken,

Ey kendisinden korkarak ağlayanların ağlayışını gören Rabbim bizi affet.

 

Bir daha işlememek üzere günahlarınızdan tövbe ediniz,

Allah huzurunda diz çökerek, gözyaşları dökerek ağlayınız,

Hem kalp ve gözyaşları ile ağlamak tevazudur, ibadettir, biliniz,

Ey kendisinden korkarak ağlayanların ağlayışını gören Rabbim bizi affet.

21-

 

 

ÂLİM İLE CAHİL

 

 

Cahil dünyada ferahlanır, dünya nimetleri ile zevk-ü sefa içinde olur,

Âlim ise dünya hayatını bir ganimet bilir, manevi yükselme içinde bulunur,

Cahil kadere karşı gelir, hep çekişir, âlim ise kadere boyun eğer razı olur,

Sen Yüce Allah’ı sevsen, Yüce Allah seni sevmez mi?

 

Seviyeni dereceni bil, sen Salihlerle nispetle neredesin,

Senin gayretin yemek, giyinmek, evlenmek dünyalık toplamaktır işin,

Sen Allah’a Tövbe etmedikçe, kurtuluş yok, yanlıştır gidişin.

Sen Yüce Allah’ı sevsen, Yüce Allah seni sevmez mi?

 

Salih kul dünyada, dünya için iş yapmaz, ahiret için yapar,

Bilakis dünyada, ahiret için camiler, köprüler, mektepler yapar,

Aile geçimini sağlar, fakirlere, yetimlere yardım yapar,

Sen Allah’ı sevsen, Allah seni sevmez mi?

 

Ey kardeşim şu dünyaya değer vermeyin hakir görünüz,

Allah’ın kelamını kalbinizle, dilinizle, beyninizle tasdik ediniz,

Alim, çok dinler az ve öz konuşur, cahil ise boş ve çok konuşur, biliniz.

Sen Yüce Allah’ı sevsen, Yüce Allah seni sevmez mi?

22-

 

RABBİMİZE HAMD EDELİM

 

Çok teffekür edin, Yüce Allah bizi başka bir canlı yaratabilirdi,

Sahibimiz sabah, akşam biraz buğday veya başka bir şey bize verebilirdi,

Yuvamız çamurdan, toprak altında veya ağaç başında olabilirdi,

Allah’ım tüm canlı ve cansızların sayısı ve ağırlığınca sana hamd olsun.

 

Bize süt, et, yumurta, ekmek, hayvanlara ot, kemik, çöplük yediren,

Bizleri sıcak mekanda, diğer canlıları, dışarıda barındıran,

Bizleri yün yatakta, diğer canlıları dallarda, taşta, toprakta uyutan,

Rabbim yarattığın tüm canlı varlıkların alıp, verdiği nefes sayıları kadar sana hamd olsun.

 

Rabbim insanları o kadar mükemmel yaratmışsın ki eksiksiz,

Halimiz nice olurdu, bizde hayvanlar gibi olsaydık tam bilinçsiz,

İnsanlara ne kadar büyük lütuf ve ihsanın olan Akıl’ı vermişsin,

Rabbim tüm meleklerin sayısı ve onların yaptıkları zikir sayısınca sana hamd olsun.

 

Rabbim senin verdiğin akıl ile çok şükür seni ve Hz. Muhammed’i tanıdık,

Ve yine verdiğin akıl ile Kur’an-ı, melekleri, tüm peygamberleri tanıdık,

Rabbim verdiğin akıl ile iyiyi, kötüyü, doğruyu, yanlışı öğrendik,

Rabbim yağdırdığın yağmur, kar, dolu sayıları ağırlığınca sana hamd olsun.

 

Rabbim sağlıklı olduğumuz kadar, hasta olsaydık, halimiz ne olurdu,

Rabbim bize okuma-yazma öğretmeseydin, halimiz ne olurdu,

Duyularımızdan görme ve işitme olmasaydı, halimiz ne olurdu,

Rabbim yarattığın kainatın sonsuza kadar sana hamd olsun.

 

Rabbim bize su ve ateşi vermeseydin halimiz ne olurdu,

Yediklerimizin, içtiklerimizin dışarı çıkma imkanı olmasaydı halimiz ne olurdu,

Bize uykuyu, gece ve gündüzü, ölümü vermeseydin halimiz ne olurdu,

Allah’ım rahmetin çokluğu kadar kum ve topraklar sayıları kadar sana hamd olsun.

 

 “Şükür edip iman ederseniz Allah size ne diye azap etsin? Oysa Allah bilen bir bilendir” Nisa Suresi A. 147

23-

 

MEZARLIKLARA GİTTİN Mİ

 

Mezarlıkları gezerken siz hiç tefekkür ettiniz mi?

O sessiz sedasız bay ve bayanların kuzu kuzu yattıklarını düşündünüz mü?

Her yaştan her meslek sahibi ve bilgin dedikleri kişileri,

Orada torpil yok, kim olursan ol, makama değil, amele bakarlar amele.

 

Kimisi yeni doğmuş, kimisi yeni askerden gelmiş,

Kimisi yeni emekli olmuş, kimisi yeni yeni evlenmiş,

Yatan herkesin bir umudu bir hayali mutlaka varmış,

Orada zengin fakir ayırımı yok, amele bakarlar amele.

 

Nice zenginler dünyadayken ölüm kendilerine hayal gelirdi,

Ölümden bahis edildiğinde “of of” be içimizi karaltmayın derlerdi.

Ölüm onun değil, o ölümün kucağına düşmüştü, çünkü sessizdi.

Orada torpil yok, kılık kıyafete değil,  amele bakarlar amele.

 

Kimisinin makamı, kimisinin lüks villası ve arabası vardı,

Kimisinin fabrikası, kimisinin bağı bahçesi, çiftliği vardı,

Hepsi on iki metre bezle zengin, fakir eşit yatıyorlardı,

Orada zengin fakir ayırımı yok, amele bakarlar amele.

 

Hekim’i Lokman oğluna, “Ey oğul sözümü çok iyi dinle” demiş,

“İnsanlar üçe ayrılır; ruh Allah’ındır, amel senin, ceset toprağındır”,

Bu gerçeğe ekleyecek bir şey yok, cesetler toprağa serilmiş,

Orada torpil yok, kim olursan ol makama değil, amele bakarlar amele.

 

Mezardakilere, sizde bizim gibiydiniz, bizde sizin gibi olacağız,

İnşallah cehennemde değil, Cennet’te hep beraber buluşacağız,

Size de bize de Allah rahmet eylesin ve afetsin diyeceğiz,

Orada torpil yok, kim olursan ol, makama değil, amele bakarlar amele.

 

Bir cenaze mezarlığa en yakınlarınca götürüldüğünde,

Kısa zamanda acele defin edip, oradan uzaklaşmak istiyorlar gönülce,

En sevdiğimizi, canımızı toprağa gömüyoruz arkamıza bakmıyoruz bence,

Orada zengine, fakire değil, amele bakarlar amele.

 

Yine Hekim’i Lokman oğluna “Ey oğul bu nasihati iyi dinle,

İnsan ölünce mezarlığa, iki şey beraber gelir, yakınları ve ameli,

Yakınları geri döner, yanında yalnız ebedi kalır ameli”,

Orada zengin, fakir yok, torpil yok, amele bakarlar amele.

24-

 

EMANET EMANETTİR

 

Allah bize emanet verdiği ruhu ebedi olduğunu sanmayalım,

Allah hayatı bize emanet vermiştir, ona kulluk ve itaat edelim,

Hayatın ebedi bizden alınmayacağını zannettik, aklımıza geleni yaptık,

Münafıklığın bir alameti de emanete hayinlik, kötülük yapmaktır.

 

Sıhhat ve afiyette böyledir, o da bizim yanımızda emanettir,

Varlık – zenginlikte böyledir, oda bizim yanımızda emanettir,

Mevki- makam, diğer nimetlerde böyledir, onlarda birer emanettir,

Münafıklığın bir alameti de emanete hayinlik ve kötülük yapmaktır.

 

Öyleyse bu emanetleri ve her emaneti yerinde kullan, kusur yapma,

Hiç şüphe yok ki biz o emanetlerden sorguya çekileceğiz,

Her birinden ayrı ayrı hesaba mutlaka mesul tutulacağız,

Münafıklığın bir alameti de emanete hayinlik ve kötülük yapmaktır.

 

Eğer biz emanetlere özen göstermiyorsak, halimiz haraptır,

Maneviyattan mahrumuz, içinde kuş bulunmayan kafes gibiyiz,

Boş ve harap ev veya yaprakları dökülmüş kuru ağaç gibiyiz,

Münafıklığın bir alameti de emanete hayinlik ve kötülük yapmaktır.

 

Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’i de bize emanet bırakmıştır,

Hz. Muhammed Peygamberimizin Hadisleri de, emanet bırakılmıştır.

Bize emanet deyince, yalnız komşu eşyaları aklımıza gelir,

Oysa gerçek emanetleri tefekkür edelim, emanete hayinlik etmeyelim,

Münafıklığın bir alameti de emanete hayinlik ve kötülük yapmaktır.

25-

 

RABBİM YALNIZ SENSİN SEN

 

 

Hz. Muhammed S.A.V. senin kulun ve Resulündür,

Allah’ın adını anın ve korkun doğrusu Allah hesabı çabuk görür,

Allahu –azimüşşan kulların her halini çok iyi bilir ve görür,

Rabbim bütün acıyanlardan daha fazla acıyan yalnız sensin sen.

 

Dünyada mümin ve kafiri hiç ayırt etmezsin,

Ahrette de yalnız mümin koruyup esirgeyensin,

Bütün alemlerin ve benimde gerçek Rabbimizsin,

Rahman ve Rahim olan Rabbim yalnız sensin sen.

 

Önceki kitapları tasdik edici hak Kur’an-ı indirdin,

Allah’ım bize din olarak İslamiyeti beğendin,

Bütün kainatı altı günde yaratan yalnız sendin,

Göklerin ve yerin arasındakilerin tek hükümdarlığını yapan yalnız sensin sen.

 

Bana kafi gelen ve beni barındıran Allah’a hamd olsun,

Beni yediren ve içiren Yüce Allah’ıma hamd olsun,

Bana iyilik eden ve bu lütfu ihsan eden Allah’ıma hamd olsun,

Seni takdis ederim, senden başka hiçbir ilah yok, yalnız sensin sen.

 

 Kovulmuş şeytandan, işitici ve bilici Allah’a sığınırım,

Allah’ım sana secde ettim ve sana sonsuz teslim oldum,

Sana kalben inandım ve sana gönülden iman ettim,

Allah’ım her şeye kadir, tek ve mutlak hakim yalnız sensin sen.

 

Allah’ım bizi belalara düçar ve belalarla imtihan etme,

Allah’ım belalara maruz kalmadan sana yakın olmayı nasip eyle,

Rabbimiz tövbeleri kabul eden sensin, benimde tövbemi kabul eyle,

Rabbimiz bizi affet, af mağfiret eden yalnız sensin sen.

26-

 

ALLAH’A İTAAT EDEN KUL KULDUR

 

 

Ben merhametliyim, ben yufka yürekliyim dersin,

Hayvan severim, hayatta karıncayı bile incitmediğini iddia edersin,

Ama bu söylediklerine ben değil, sen bile gerçekten inanmayacaksın,

Allah’a itaat eden kul kuldur, itaat etmeyen kul kördür.

 

Sen Allah’a kulluk görevini yapmayarak kendini ateşe atıyorsun,

Kendisine acımayan nasıl başkalarına acıyacak bilemiyorum,

Bu nedenle senin merhametine, yufka yürekliliğine hiç inanmıyorum,

Allah’a itaat eden kul kuldur, itaat etmeyen kul kördür.

 

Yakınların, aile efradların Kur’an’ın ahkamına uymazken,

Kendini, aile efradını ateşten kurtarmak için çaba sarf etmezken,

Neyi kastediyorsun, ben çok çok merhametliyim derken,

Allah’a itaat eden kul kuldur, itaat etmeyen kul kördür.

 

Gaflet uykusundan uyan yeter, bunca günah, isyan, asilik artık yeter,

Tövbe et Yüce Rabbine dön, unutma seninde mezarında otlar biter,

Bu dünya fanidir, ömür su gibi akar gelir ve geçer,

Allah’a itaat eden kul kuldur, itaat etmeyen kul kördür.

 

                                                                                                       

 

 

“ De ki: Ya Rab! İlmimi artır.”

(Ta-ha Suresi A. 114)

27-

 

                                      RIZIK

                     ----------------------------

Rızık konusunda endişelenme Allah’a güven kat kat,

Bu günün rızkı eline geçince, yarının tasasını kalbinden at,

Tıpkı geçmişi kafandan attığın gibi gelecek endişesini de at,

Bizi mertte de, namertte de muhtaç etme ya Rabbi.

 

Senin yarına yetişip, yetişmeyeceğin belli değil,

Senin hazır olanı yiyip, yiyemeyeceğinde belli değil,

Peki, bu tasa, bu endişe, bu korku nedir akıl işi değil,

Bizi mertte de, namertte de muhtaç etme ya Rabbi.

 

Biz Allah’a tam tevekkül edemiyoruz rızkımızdan korkuyoruz,

Cehennem ehlinin yaptıkları fiilleri sürekli işliyoruz,

Fakat Yüce Allah’tan cenneti, Ala’yı cenneti Baki’yi istiyoruz,

Bizi mertte de, namertte de muhtaç etme ya Rabbi.

 

Eğer biz Allah’ı tam tanımış olsaydık rızıktan korkmazdık,

Arif olsaydık vesair hususlarda da endişelenmez, ağlayıp, sızlamazdık,

İmanımız kamil muhkem olsaydı rızık konusunu dert etmezdik

Bizi mertte de namertte, de muhtaç etme ya Rabbi.

 

Yüce Allah dileseydi insanlara da hayvanlar gibi rızık verirdi,

Sabahleyin aç uyandırır, akşam tok olarak yuvaya dönerlerdi,

Allah’a ihlasla tevekkül etmiyoruz, rızkımızdan korkuyoruz belli,

Bizi mertte de, namertte de muhtaç etme ya Rabbi.

 

Sana yazık ki rızık peşinden koşmaktan başka tasan yok,

Rızıkları Rabbimiz ezelden taksim etmiş eksik fazla yok,

Yüce Allah’ın rızıka kefil olduğuna şüphe mi ediyorsun,

“Yeryüzünde yaşayan bütün canlıların rızıklarını vermek Allah’a mahsustur”.  

11/6

 

Allah buyuruyor: “ Kim Allah’tan korkarsa Allah ona bir çıkış yolu ihsan eder. Onun hayaline bile gelmeyecek bir cihetten rızıklandırır.”

Talak Suresi- Ayet 2-3

28-

 

    DÜNYA SİZİ ALDATMASIN

 ------------------------------------------------

Dünyayı sevdiğin müddetçe senin için kurtuluş yoktur,

Allah’tan başka herhangi bir şeyi daha çok seversen kurtuluş yoktur,

Saf ihlas sahibi olmadıkça inanın bizim için kurtuluş yoktur,

Yüce Allah bizleri asla başıboş yaratmamıştır.

 

Dünya bizim kalplerimizi kör etmiş basiretimizi bağlamış,

Onun yüzünden maneviyatı göremiyoruz basiretimiz kapanmış,

Ondan sakınalım, o bizim üstümüzde peş peşe hakimiyet kurmuş,

Yüce Allah bizleri asla başıboş yaratmamıştır.

 

Dünya sulta ihdas ediyor, taki sizi tedricen düşürsün,

Dünyada, yalnız dünyalık toplamayla, ömrünüzü tüketmeyin,

Maddiyatı maneviyatın üstünde, tutarsan halis Müslüman olamazsın,

Yüce Allah bizleri asla başıboş yaratmamıştır.

 

Amellerini sırf ihlasla Allah rızası için yapmalısın,

Amellerini Allah’ın nimetleri için değil, rızası için yapmalısın,

Yalnız Allah’ın rızasını talep etki, dünya ve ahirette mutlu olasın,

Yüce Allah bizleri asla başıboş yaratmamıştır.

 

İnsanlar yaşlandıkça yaşama arzusu gençleşir,

İnsanlar belli yaşı geçtikten sonra mal arzusu gençleşir,

Allah’ım bize dünyada da, ahirette de her şeyin hayırlısını ver,

Yüce Allah’ın  bizleri başıboş yarattığını mı zannediyorsunuz.

 

Allah’ın salih kulları kah bolluk halinde, kah yokluk halinde,

Kah bela ve musibet halinde, kah sıkıntı ve sabır halinde,

Kah hastalık halinde, kah sağlık halinde, kah zorluk halinde,

Allah’ın iyi kulları her halinde de Allah’a hamd ve şükür ederler,

Yüce Allah bizleri başıboş yarattığını mı zannediyorsunuz.

   

Müslüman kimseye muhtaç olmadan helalinden çalışıp kazanacaktır,

Hem Rabbimize kulluk görevini ifa edecek, hem de dosdoğru çalışacaktır,

Yalnız bütün bağlılığını dünyaya verip, dünyayı gaye yapmayacaktır,

Yüce Allah bizleri başıboş yarattığını mı zannediyorsun.

 

“Allah’ın zikri elbette büyük bir iştir.” (Ankebut S.A-45)

29-

 

 

         MÜMİN VE MÜNAFIK FARKI

 

Mümin diridir, hayat sahibidir, münafık ise ölüdür,

Mümin Allah için amel eder halktan beklentisi yoktur,

Münafık ise gösteriş için amel eder, amacı, metihtir, övgüdür,

Daima tefekkür edin, kalp ile, dil ile, beyin ile.

 

Mümin yokluk ve bolluk içinde de olsa ameli aynen devam eder,

Münafık ise gösteriş yapar yokluk ve bollukta ameli yok eder,

Mümin Allah dostudur, münafık ise Allah’a dostluğu yoktur,

Daima tefekkür edin, kalp ile, dil ile, beyin ile.

 

Kur’an-ı Kerim’in ahkamı ile ihlasla amel ediniz,

Gösterişe kaçmayınız, sakın münafıklık etmeyiniz,

Amellerinize karşılık halktan teveccüh ve aferin beklemeyiniz,

Allah’a tefekkür edin, kalp ile, dil ile, beyin ile.

 

Yüce Allah’a kulluk konusunda ne kadar da tembeliz,

Ama Allah’ında bizimde düşmanımız olan şeytani işe canlıyız,

Karamsar değilim, ihlasla tövbe ve amel edersek çok şanslıyız,

Allah’a tefekkür edin, kalp ile, dil ile, beyin ile.

 

Okuyup ilim öğrenelim, riyayı, şirki, ücübü kalbimizden atalım,

Seveceğimizi Allah için sevelim, sevmediğimizi Allah için sevmeyelim,

Mümin doğrudur, yalanı yok, emanete sadıktır, münafık ise tersidir,

Allah’a tefekkür edin, kalp ile, dil ile, beyin ile.

 

 

 

“Münafık’ın alameti üçtür. Konuştuğu zaman yalan söyler: söz verdiği zaman sözünde durmaz: kendisine bir şey emanet edildiği zaman hıyanette bulunur.”

H.Ş.

30-

 

TEVHİDİMİZ YOK

                ------------------------------------

Tevhidimiz sadece sözde kalıyor, amelimiz yok, ihlas yok,

Amel etmiyoruz, ameli tatbik etmiyoruz, tevekkülümüz yok,

Fiillerimiz var, sabrımız yok, sözlerimiz var, tevhidimiz yok,

Uyan, ey ben Müslümanım diyen kardeşim, uyan uyan.

 

Senin güvendiğin, ümit bağladığın her şey senin ilahındır,

Zararında, faydanın da ondan geldiğini bildiğin her şey senin ilahındır,

Kendisinden korktuğun ve çekindiğin her şey senin ilahındır,

Uyan, ey ben Müslümanım diyen kardeşim, uyan uyan.

 

Çoğumuz eşinin ve çocuklarının rızalarını kazanmakla meşgulüz,

Bazımız aile rızasını, Allah rızası üstünde tutacak kadar körüz,

Ne olur şu maddiyata, şu geçici hayata o kadar değer vermeyiniz,

Uyan, ey ben Müslümanım diyen kardeşim, uyan uyan.

 

Kazancın eksilmesinden, müşterilerin azalmasından korkuyorsun,

Bu nedenle ibadethanelere gidemiyorsun, hayır işlere koşamıyorsun,

Sen annen karnında iken seni kim korudu, besledi hiç düşünmüyor musun?

 Uyan, ey ben Müslümanım diyen kardeşim, uyan uyan.

 

Ey ahreti tamamen unutup da yalnız dünyayı düşünen,

Yaratanı unutup da yalnız yaratılanla meşgul olan,

Senin fakirlikten başka korkun, zenginlikten başka amacın yoktur,

Uyan, ey ben Müslümanım diyen kardeşim, uyan uyan.

 

 

 

 

 

“(Olgun) bir mümin sonu cennet oluncaya kadar hiçbir hayırdan doymaz, geri kalmaz.”

                                   H.Ş.

31-

 

HAYVAN TERBİYECİSİ

 

Senin nefsin aç aslanlar gibi her şeye saldırıyor,

Ve sen nefsine engel olamıyorsun, hep dediklerini yapıyorsun,

Vahşi hayvan terbiyecisi bir yılda hayvanı terbiye ediyor,

Sen bunca yıldır kendi nefsini bile terbiye edememişsin.

 

Yeter artık şu nefsin köleliğinden çık kendine gel,

Allah ile senin aranda bulunmasın hiçbir engel,

Vallahi öleceksin, ağla kendine, gözyaşların olsun sel,

Sen bunca yıldır kendi nefsini bile terbiye edememişsin.

 

Bu nasıl kulluktur, bu nasıl Müslümanlıktır iyi düşün,

Nefsinin emrine giren şeytanın emrine girmiştir bitmiş işin,

Allah’a tövbe et, pişman ol, yoksa kötü olur son gidişin,

Sen bunca yıldır daha kendi nefsini bile terbiye edememişsin.

 

Benim aile hayatım çok mutlu ve çok huzurluyum dersin,

Ben örnek aile reisiyim, herkesten sorup öğrenebilirsin,

Çocuklarımı hep okutturdum, adam ettim deyip hava atarsın,

Sen bunca yıldır daha kendi nefsini bile terbiye edememişsin.

 

Çocukların, Allah’ın, peygamberin emrine uymuyorlarsa,

Allah’ın, peygamberin, emirlerine muhalif yaşantıları varsa,

Bu nasıl okutmaktır, bu nasıl adam etmektir sorarlarsa,

Cevabını düşün, uyan daha kendi nefsini bile terbiye etmemişsin.

 

 

“Şüphesiz (küfür kininden nefsini ve ruhunu)

Arıtan kişi saadete kavuşmuştur.”

 

32-

 

 

 

       SEN DÜNYA İÇİNDE OL

     -----------------------------------------

Ey kendi gönül rızasıyla kadere boyun eğenler,

Ey Allah’ın takdirini bekleyip kader ile amel edenler,

Ey Allah’ın nimetini, alametlerini inkar etmeyenler,

Sen dünya içinde ol, ama dünya senin içinde olmasın.

 

Hak’ka kullukta, gevşekliğe ve tembelliğe sakın dönme,

Dünya başına yıkılırsa maneviyatından asla taviz verme,

Gerekirse canından vazgeç asla dininden vazgeçme,

Sen dünya içinde ol, ama dünya senin içinde olmasın.

 

Biz avam tabakası zayıfız hastamız olunca Allah’a yalvarırız,

Hastalık, fakirlik musallat olunca Allah’a bolca yalvarırız,

Dertlerimiz geçince yine Rabbimize, asillik ve ibadette tembellik ederiz,

Sen dünya içinde ol, ama dünya senin içinde olmasın.

 

Biz Rabbimize kulluk görevimizi gerektiği gibi yapamıyoruz,

Hep kendimizle, aile efradımızla meşgul oluyoruz,

Maalesef ibadetlerimizi ömrümüzün sonuna erteliyoruz,

Sen dünya içinde ol, ama dünya sizin içinizde olmasın.

 

Sen Rabbine karşı kendi nefsini terbiye ettin mi?

Sen nefsini edemezken çocuğunu nasıl terbiye edeceksin,

Elini yüzünü sabunla temizlemekle iş bitmiyor, kalbini temizlemelisin,

Sen dünya içinde ol, ama dünya senin içinde olmasın.

 

 

 

“Bana ALLAH yeter.” Tövbe .Ayet-129)

33-

 

ALLAH’IM YALNIZ SENSİN SEN

 

 

Yeryüzünü döşek, gökyüzünü tavan yaratan Rabbim,

Gökten yağmur yağdırıp mahsulleri yeşerten Rabbim,

Bizi yoktan var eden, Ecel gelince öldüren, sonra tekrar dirilten Rabbim,

Allah’ım her şeyden daha yüceler yücesi yalnız sensin sen.

 

Rabbim sen bize şah damarımızdan da yakınsın,

Bana dua edenin duasını kabul ederim buyurmuşsun,

Allah’ım şüphesiz ki sen mağfiret ve merhamet edicisin,

Rabbim insanları ve bütün varlıkları başı boş bırakmayan yalnız sensin sen.

 

Allah’ım yaptığımız iyilikleri bilen ve mükafatlandıransın,

Mallarını Allah için harcayanlara bile yedi yüz verensin,

Kullarının yaptıkları bütün kötülük ve iyilikleri bilen yalnız sensin

Rabbim mutlak galip yagane hüküm ve hikmet sahibi yalnız sensin sen.

 

Rabbim faizle kazanılanı eksilten, sadaka verenlerin malını artıransın,

Israrla haram yiyenleri ve günah işleyenleri sevmezsin,

Allah’ım alış verişi helal, faizi haram kılmışsın,

Allah’ım güldürende, ağlatanda, öldürende, yaşatanda yalnız sensin sen.

 

Rabbim hakkı batıldan ayıran, kitapları indiren sensin,

Rabbim yerde ve gökte hiçbir şey gizli kalmaz, her şeyi bilensin,

Rabbimiz geleceğe şüphe olmayan günde insanları toplayacak olan sensin,

Rabbim bizleri ve bizden öncekileri de yaratan yalnız sensin sen.

 

Başlangıcı ve sonu olmayan hayat ile kendiliğinden dirisin,

Rabbim aziz ve hükmü geniş olansın hem de cezalandırıcısın,

Kalplerimizi saptırma, bize rahmet eyle şüphesiz sen çok bağışlayıcısın,

Rabbim o gökleri yeri yaratan, karanlık ve aydınlığı var eden yalnız sensin sen.

 

“ALLAH’ı çok zikredin ki, felah bulasınız.” (Cumua S.A-10)

34-

 

AYNAYA BAK KALBİNE BAK

 

La ilahe illallah Allah’tan başka ilah yok diyoruz,

Günde beş defa Allah bizi namaza davet ediyor bazımız umursamıyoruz,

Sıkıntıya, belaya düşünce Allah Allah diyoruz geçince unutuyoruz,

Aynaya bak, kalbine bak yaptığını doğru buluyor musun?

 

Allah’ın bize vermiş olduğu nimetleri sayarak asla bitiremeyiz,

Bu nimetlere karşı bizde ise, iki yüzlülük, yalan, samimiyetsizlik,

Nankörlük, emirlere isyan, asilik, tevhitsizlik, tembellik,

Aynaya bak, kalbine bak yaptığını doğru buluyor musun?

 

Vallahi vallahi haşa biz Allah’ı kandıramayız bunu bilmeliyiz,

İçimiz başka, dışımız başka, dünümüz başka, yarınımız ne olacak bileme-yiz,

Allah’a tövbe etmeliyiz, ona boyun eğmeliyiz, kulluk görevini yapmalıyız,

Aynaya bak, kalbine bak, yaptığını doğru buluyor musun?

 

Amirin, patronun kızmasın diye mesaiyi harfiyen uygularsın,

İbadetleri, kulluk görevlerimizi unutmuş, en son plana atmışız,

Daha genciz emekli olunca tövbe edip ibadete başlarım deriz,

Sen Allah’tan senet mi aldın, bugün ölmeyeceğimizi ne biliriz,

Aynaya bak, kalbine bak, yaptığını doğru buluyor musun?

 

35-

 

İSLAM KAYITSIZ VE ŞARTSIZ

 

İlim amel içindir, ezberlemek insanlara anlatmak için değildir,

Önce öğren öğrendiğinle amel et, sonra başkalarına tavsiye edilir.

Önce öğrenir sonrada amel edersen sendeki ilim ilimdir,

İhlası bulunmayan bir amel, içi boş kurtlu bir cevizdir.

 

Önce İslamı olduğu gibi ve doğru olarak dinle ve anla,

İslam kayıtsız ve şartsız, Allah’a teslimiyet ve itaat demektir,

Dünya başına yıkılırsa maneviyatında asla taviz vermemektir,

İhlası bulunmayan bir amel, içi boş kurtlu bir cevizdir.

 

Önce mazeretimiz vardı çocukluk, gençlik, cahildik derdik,

Hakikati bilmiyorduk, Allah’a giden yolu bilmiyorduk,

Şimdi her türlü dini kitap, her camide hatip, TV-de sohbet mevcut,

İhlası bulunmayan bir amel, içi boş kurtlu bir cevizdir.

 

Takva sahipleri ve büyüklerle arkadaş ol, cahillerden kaç,

Onlar senin yanına gelirlerse, çok iyi muamelede bulun kalbini aç,

Allah’a ibadetini ve takvanı çoğalt dilin ve kalbinle zikir et,

İhlası bulunmayan bir amel, içi boş kurtlu bir cevizdir.

 

Gaflet ağacı, cehalet suyu ile, tövbe ağacı pişmanlıkla büyür,

Uyanıklık ve marifettullah ağacı, fikir ve tefekkürle büyür,

Allah sevgisi ağacı, takdiri ilahiye teslimiyetle büyür,

İhlası bulunmayan bir amel, içi boş kurtlu bir cevizdir.

36-

 

       HAVAN’DA SU DÖVMEYİN

 

 

Helal yemek suretiyle kalbini temizle, elbiseni temizle,

Gözünü, kulaklarını ve ellerini haramdan kesinlikle temizle,

Dilini gıybetten, dedikodudan temizle, nefsini temizle,

Güzel ameller işleyin, havanda su dövmeyin, kalıcı ameller de işleyin.

 

Yaratan ile yaratılan asla bir arada toplanamaz,

Bunu iyi bilin ki dünya ile ahret de bir arada toplanamaz,

Rahmani işler ile şeytani işlerde bir arada toplanamaz,

Güzel ameller işleyin, havanda su dövmeyin, kalıcı ameller de işleyin.

 

Allah dünyada ve ahirette hepsini bizim için yaratmıştır,

O halde hani şükrümüz, hamdımız, hani nerde takvamız,

Ne kadar aciz ve gafiliz, hani nerde Allah yolunda hizmetlerimiz,

Güzel ameller işleyin, havanda su dövmeyin, kalıcı ameller de işleyin.

 

Fani şeyleri terk etki, senin için fani olmayan şey hasıl olsun,

Nefsimde, malımda, Yüce Allah’ın rızası için feda olsun,

Nefsinizi, malınızı feda edin ki, senin için cennet hasıl olsun,

Güzel ameller işleyin, havanda su dövmeyin, kalıcı ameller de işleyin.

 

Ey Müslüman henüz vakit geçmeden, ihlasla Rabbine tövbe edin,

Sen hep salih kulların hayatını anlatarak, kendi kendine yetindin,

Tıpkı avucuna suyu alıyorsun, avucunu açınca ellerin boş kalıyor,

Güzel ameller işleyin, havanda su dövmeyin, kalıcı ameller de işleyin.

 

   

“Kolaylaştırın, güçleştirmeyin, müjdeleyin, nefret ettirmeyin.”

Hadisi Şerif

37-

 

BİZE YAZIKLAR OLSUN

 

 

Köpek, yakaladığı avı yemeden muhafaza edip sahibine veriyor,

Oysa fıtratında parçalama, yeme hırsı olduğu halde terbiye oluyor,

Yakaladığı ava zarar vermeden emaneti sahibine getiriyor,

Köpek gibi, vahşi kuşlar gibi nefsimizi eğitemiyorsak bize yazıklar olsun.

 

Aynı şekilde atmaca, doğan, şahin kuşlar bile eğitiliyor,

Yakaladığı avı hemen yeme, parçalama adetini bırakıyor,

Yakaladığı avı zarar vermeden emaneti sahibine teslim ediyor,

Vahşi kuşlar gibi bile nefsimize sahip olamıyorsak, bize yazıklar olsun.

 

Oysa bizim nefsimiz eğitilmeye, hayvandan daha layık ve yatkındır,

Böyle olduğu halde onu bir türlü eğitemiyoruz, terbiye edemiyoruz,

İnsanoğlu hayvanı eğitiyor, maalesef kendi nefsimizi eğitemiyoruz,

Kuşlar gibi bile olamıyoruz, nefsimizi terbiye edemiyoruz bize yazıklar olsun.

 

Nefsine terbiyeyi öğret, anlat ki senin dinini yemesin,

Dinini parçalamasın, Allah’ın emanetlerine hıyanet etmesin,

Sen nefsini bir hayvan gibi eğitemiyorsan o seni yer bitirir bilesin,

Kuşlar gibi olamıyoruz, nefsimizi terbiye edemiyoruz bize yazıklar olsun.

 

Bir Müslümanın, bir müminin dini onun etidir, kanıdır,

Terbiye edilmeyen nefis, müminin etini, kanını yiyip parçalayabilir,

Onun için nefsini eğit, terbiye etmeden nefsinle arkadaş olma,

Kuşlar gibi olamıyoruz, nefsimizi terbiye edemiyoruz bize yazıklar olsun.

 

 

 

Nefsini ve ruhunu azdırıp küfür ve sapıklık kirleriyle paslatan kimselerde hüsrana düşmüşlerdir.”

                                       Şems S. A-10

38-

ÖMÜR PARA PARA DİYE GEÇİYOR

 

 

Her gün Allahu ekber, Allah her şeyden büyüktür diyorsun,

Ama zengin ve makam sahiplerine, paraları ve makamları için iltifat ediyorsun,

Sen Allah’a tam tevekkül etmiyorsun, hala içinde put var biliyorsun,

Amellerini gösteriş için değil, yalnız Allah için yap.

 

Allah’a tövbe et, ne dünya ne de ahiret için ibadet et,

Yalnız ve yalnız Allah’ın rızasını kazanmak için ibadet et,

Nimetler için, zengin olmak için değil, yalnız Allah rızası için ibadet et,

İbadetlerini riya için değil yalnız ve yalnız Allah için yap.

 

Eğer amellerinde ihlaslı değilsen boş yere yorulma lüzum yok,

İbadetinde hiç ihlas yoksa sen kuru bir ağaçsın, sende ruh yok,

Senin tevhidin, ihlasın yoksa faydasız işler yapan amelesin sende fayda yok,

İbadetlerini, gösteriş için değil yalnız ve yalnız Allah için yap.

 

Parayı sevenler, para her kapı açar, para her şeydir diyenler,

Sen Yüce Allah’tan hiç ar ve haya etmiyor musun?

Parayı kendine ilah etmişsin, sen paraya tapıyorsun,

Sen Allah’tan fazla bir şeyi seversen şirke gidiyorsun.

 

Sen Allah’a değil, fanilere güveniyorsun, paraya güveniyorsun,

Malına mülküne güveniyorsun, dünyalık toplamaya doymuyorsun,

Ömrün hep para para diye geçiyor, gün gelir para geçmez biliyorsun,

Uyan! Para her kapıyı açmaz, ibadetini ihlaslı yap nereye gidiyorsun.

 

Kalbinin kapısını bütün fanilere kapat, Allah’ın zikrini yerleştir,

Tüm kötü hal ve tavırlardan tövbe üstüne tövbe et, işi bitir,

Yaptığınız günahlar için çok ağla, çok gözyaşı dök Allah Rahimdir,

Uyan! Para her kapıyı asla açmaz, nasuh (katii) tövbeni yap nereye gidiyor-

39-

 

 

TABİİ Kİ BİR OLAMAYIZ

 

 

Hani! Tövbesinde sebat edenler, Rabbinden haya edenler,

Hani! Gizli hallerde de, aşikar hallerde de günahlardan korunanlar,

Hani kalp gözünü, hem de kafa gözünü haram şeylere yumanlar,

Tüm günahlardan sen bizleri koru ve muhafaza et ya Rabbi.

 

Allah şöyle buyuruyor : “Müminlere söyle gözlerini harama kapasınlar”,

Acaba bu ayeti kerim üzerine kaçımız gözümüzü haramdan kapıyoruz,

Haram olan kadınlara bakmakla, bilinçsiz zina yaptı birçok gözler,

Allah’ım şeytanın şerrinden ve bütün günahlardan sana sığınıyoruz.

 

Sadece birkaç yasakları terk etmekle, kendini evliya zannetme,

Zühdlük, ahitlik, ariflik, evliyalık, velilik öyle kolay olduğunu zannetme,

Bütün günahlardan kesin tövbe et ihlasla Kur’an ve hadis sınırından çıkma,

Allah’ım bizleri Kur’an ve Resulün sünnetlerine uyanlardan eyle.

 

Tabiî ki benle bir Salih kul olan veli-evliya hiçbir olamayız,

Ben horul horul uyurken, o harıl harıl ibadet ediyordu, bir olamayız,

Ben vaktimi aileme harcarken, o İslamın tüm şartına uyuyordu bir olamayız,

Okulda çocuğumun velisiydim o’na ise Allah veli’lik görevi vermiş tabiî ki bir olamayız.

 Salih kullarını hidayet ettiğin gibi, bizi de hidayet et ya Rabbi.

 

Ben paramı aileme harcarken, salih kul malını Allah için harcıyordu,

Ben helal, haram demeden karıştırırken, o cımbız seçer gibi helal seçiyordu,

 Ben halay çekip titrerken, onlar Allah korkusundan ağlar ve titrerlerdi,

Tabii ki bir olamayız, tabiî ki bir olamayız, tabiî ki bir olamayız,

Allah’ım, tüm Salih kullarından razı ol, onların hatırına bizleri de affet ya Rabbi.

                                                                                                                       

 

 “ Deki : Hiç bilenlerle bilmeyenler müsavi olur mu?”

(Zümer S.A-9)

40-

 

AĞLAYA AĞLAYA FİGAN EDERSİ

-----------------------------------------------------

Ey Müslüman, şu ağlanacak halimize gülmeyin, ağlayın,

Çocuğun ölürse üzerine kıyamet koparır, ağlaya ağlaya figan edersin,

Dinin her gün ölüyor, can çekişir, sen umursamıyor ve ağlamıyorsun,

Ölen, yalnız dinimiz değil, evlatlarımız, yakınımızda var.

 

Din önce evimizde, çevremizde ve memleketimizde can çekişiyor,

Kendimiz dini kurallara uymuyoruz, dinin ölmesini adeta seyrediyoruz,

Çocuklarımızın modadan haberi olduğu gibi, dinden haberi olmuyor,

Ölen yalnız dinimiz değil, evlatlarımız, yakınlarımızda var.

 

Çevre kötü sokağa çıkamıyoruz, sokaklar, caddeler yüz karası,

Ah ah evlerimize kadar girmiş bel açık, karnın açılması,

Aileler biz çağdaşız hoş görü gösteriyoruz, buda yüz karası,

Ölen, yalnız dinimiz değil, evlatlarımız, yakınlarımızda var.

 

Kemikleri sızlıyor Geylani’nin, Mevlana’nın, Said-i Nursi’nin

Aile fertleri dini yaşamıyor ki, çocuklar dini yaşasın ve öğrensin,

Sen dinine sahip olmadın ki, çocuklar dinine sahip çıksın,

Ölen yalnız dinimiz değil, evlatlarımız, yakınlarımızda var.

 

Dinini yaşayan bir Müslüman çocuğu asla terörist olamaz,

Tinerci, zinacı, hırsız, katil, inkarcı, din düşmanı olamaz,

Cadde, sokak gezdiğim zaman aman Allah’ım böyle şey olamaz,

Ölen, yalnız dinimiz değil, evlatlarımız, yakınlarımızda var.

 

Çocuğunu din dışı yetiştirirsen bir gün o, bu elinden kapar,

Dinden habersiz olan, Allah korkusu olmayan, her şey yapar,

Dinine sahip olamaz isen, sahipsiz kalırsın alırlar seni apar topar,

Ölen yalnız dinimiz değil, evlatlarımız, yakınlarımızda var.

 

Uyan çocuklarımız kiliseye gidip, din değiştiriyor, oluyor kafir, yobaz,

Allah yanında tek sorumlu anne, babalardır yedirip, giydirmekle olmaz,

Vallahi, Rabbimiz yanında sorumluyuz, bu bizden sorulacak çok veya az,

Ölen, yalnız dinimiz değil, evlatlarımız, yakınlarımızda var.

 

Bir çiçek yetiştirip bakımını yaptığımız gibi, çocuğu yetiştiremiyoruz,

Saksıda bir yabani ot gördük mü, hiç tereddütsüz kökten koparıyoruz,

Ama çocuğumuz yabanilerin ahlakını alıyor, gururla söz ediyoruz,

Yavrum çevreye ayak uyduruyor çağdaştır deyip, iftihar ediyoruz,

Ölen, yalnız dinimiz değil, evlatlarımız, yakınlarımızda var.

41-

 

YÜZÜNÜ UYANIK SU İLE YIKA

---------------------------------------------------------------------------------

Gaflet uykusundan uyan, yüzünü uyanıklık suyu ile yıka,

Sen Yüce Allah’ın yanında ihlaslı mısın, müflis misin,

İlahi emre, boyun eğiyor musun, yoksa muhalefet mi ediyorsun,

Bunu bilmen lazım, takvanın hangi basamağındasın bilmen lazım.

 

Yüce Allah’ın dostlarının kendileri için tek bir meşkale var,

Kalbindeki bütün dünyevi ve şehveti şeyleri atarlar,

Gecenin üçte ikisini ibadet erdeler, üçte birini uyurlar,

Biz gülerek gözyaşı döküyoruz, onlar Allah için ağlayarak gözyaşı dökerler.

 

Onlar iftira, dedikodu, hile yapmazlar, az ve öz konuşurlar,

İbadetlerini riyadan, ikiyüzlülükten, gösterişten uzak yaparlar,

Bizim kalp gözümüz kapalı, onların kalp gözleri açık amel ederler,

Biz gülerek gözyaşı dökeriz, onlar Allah için ağlayarak gözyaşı dökerler.

 

Birde biz avam tabakasına bakalım, avam tabakasında bazıları,

Dünyaya kulluk eder, onun devamını ister, zavalından korkarlar,

Kimisi insanlara kulluk eder, insanlardan çekinir, korkarlar,

Biz gülerek gözyaşı dökeriz, onlar Allah için ağlayarak gözyaşı dökerler.

 

Kimisi cennete kulluk eder, onun nimetlerini ister,

Kimisi cehenneme kulluk eder, cehennem azabından korkar,

Kimisi geçici olan malına parasına kulluk ediyor, yok olacağından korkar,

Biz gülerek gözyaşı dökeriz, onlar Allah için ağlayarak gözyaşı dökerler.

 

Fakat bizi yaratan, tüm kainatı yaratan Allah’tan korkmazlar,

Halbuki şu fani dünya nedir ki, cehennem cennet nedir ki, bilmezler,

Her şey Allah’ın rızası için olmalı, onun dışında boş laflar,

Biz gülerek gözyaşı dökeriz, onlar Allah için ağlayarak gözyaşı dökerler.

 

Allah’ı bilen arifler sırf onun için kulluk ederler,

Başkası için veya başka şeyler için asla itaat etmezler,

Yalnız Allah’ı kastederler, ondan başkasını asla murat etmezler,

Biz gülerek gözyaşı dökeriz, onlar Allah için ağlayarak gözyaşı dökerler.

 

Ey kalpleri ölü olanlar, ey etraftaki puta tapanlar,

Ey güçlerine, kuvvetlerine, gençliğine güvenenler,

Ey malına, çocuklarına, amirlerine, eşlerine tapanlar,

En çok Allah sevgisinden başka sevgin varsa içinde put vardır,

Biz gülerek gözyaşı döküyoruz, onlar Allah için ağlayarak gözyaşı dökerler.

42-

 

 

MALDA YALAN MÜLKTE YALAN

 

Ey Müslüman, sen dünya hayatı için asla yaratılmadın,

Bilirsin, bilakis ahiret hayatı için yaratıldın,

Oysa sen ömrünü hep dünyalık yığmak için harcadın,

Malda yalan, mülkte yalan, birazda sen oyalan.

 

Dünya fanidir, nimetleri elden gidicidir, ömür sonsuz değildir,

Dünyaya ikinci kez dönüş yoktur, dünya bir sınav mekanıdır,

Dünyanın vefası yoktur, ama dünyada iyi işler yapmak için hayırlıdır,

Malda yalan, mülkte yalan, birazda sen oyalan.

 

Hep ben, hep ben diyorsun, sen kimsin, kendini bile tanımıyorsun,

Benim evim, benim arabam, benim iş yerim, benim fabrikam diyorsun,

Gözün açıp kapayıncaya kadar, yaşayacağına dair elinde senet yok biliyorsun,

Malda yalan, mülkte yalan, birazda sen oyalan.

 

Sen ahireti ve ölümü hatırlatmak bile istemiyorsun,

İstemesen de sana ölümün habercisi gelmiş ama umursamıyorsun,

Haberciler, senin saç ve sakalına düşen aklardır biliyorsun,

Malda yalan, mülkte yalan, birazda sen oyalan.

 

Ne var ki sen onları kökten koparıp veya kesiyorsun,

Siyaha veya kahverengine boyuyorsun, kendini kandırıyorsun,

Ömrün bittiği, rızkın kesildiği, ölüm meleği geldiği an ne yapacaksın,

Malda yalan, mülkte yalan, birazda sen oyalan.

 

Tövbeni geri bırakıyorsun, günler, aylar, yıllar geçiyor ömür bitiyor,

Bir türlü gafletten uyanmıyorsun, dünya hayatı seni aldatıyor,

Zamanı gelince, okula, askerliğe, işe gidiyorsun, ölüme de gideceksin,

Malda yalan, mülkte yalan, birazda sen oyalan.

 

Mutlaka hayat duvarımız çökecek, bu dünya harap olacak,

Bu hayat bitecek, bu ev gidecek, başka hayat başka eve dönüşecek,

Sen oradaki mekana ne gönderdin ise mutlaka önüne gelecek,

Malda yalan, mülkte yalan, birazda sen oyalan.

43-

 

Z – RAPORU

 

 

Ey zengin Müslüman, her akşam kasiyer makineden raporu alıyorsun,

Ne alış veriş ettim, ne kar, ne zarar ettim diye rapor alıyorsun,

Peki her gün sevap ve günahlarınızın da Ze raporunu inceliyor musun?

Ey zengin kişi, Allah’ı unutup, zenginliğe dalma, yarın fakir olabilirsin.

 

Bütün varlığınla, Rabbine yönel, yarın endişesini tevekkül ile terk et,

Elinde senet yok, muhtemelen yarın geldiği zaman ölmüş olabilirsin,

Ey zengin kişi, Allah’ı unutup, zenginliğe dalma, yarın fakir olabilirsin.

Her gün sevap ve günahlarını Ze raporu gibi gözden geçiriyor musun?

 

Ne kadar da çok dünyaya ve dünya malına meyilliyiz,

Biraz zengin olduk mu havamızdan geçilmiyor, zayıfız,

Maalesef bazılarımız ahirete değil, dünya için şahiniz,

Her gün sevap ve günahlarını Ze raporu gibi gözden geçiriyor musun?

 

Sana bunca malı, parayı, makamı, şöhreti veren, yarın alabilirde,

Ben kazandım, ben kafamı çalıştırdım deyip, kendini kandırma,

Allah’ın sana verdiği bu lütfa, bu ihsana, hamd ve şükür et daima,

Her gün sevap ve günahlarını Ze raporu gibi gözden geçiriyor musun?

 

Haram yemek kalbi öldürür, helal yemek ise onu ihya eder,

Zenginliği de, fakirliği de Allah verir, sağlığı da ölümü de o takdir eder,

Aziz kılanda, zelil edende odur, malda mülkte Allah’ındır,

Her gün sevap ve günahlarını Ze raporu gibi gözden geçiriyor musun?

Ey zengin kişi Allah’ı unutup zenginliğe dalma, yarın fakir olabilirsin.

44-

 

ALLAH’IM  BİZİ  SEMENDER  EYLE

     ----------------------------------------------------

Semender, ateşte bilakis fırınlarda yaşayan bir tür böcektir,

Semender, yüz yüzeli derecelik fırın ve ateşlerde bile yaşamaktadır,

Semender, ateşte yaşar, yumurtlar, ve ateşte yavru çıkarmaktadır,

Müslümanları cehenneme atma, atarsan da bizi semender eyle ya Rabbi.

 

Ateş, odunu yakar, taşı kireç yapar, demiri su gibi eritir,

Ateş, evleri, ocakları, arabaları, fabrikaları yakıp bitirir,

Yüce Rabbimizin emri ile o böceği yakamadığı gibi, onu barındırır,

Müslümanları cehenneme atma, atarsan da bizi semender eyle ya Rabbi.

 

Belki bazımız şaşırıp kalırız, ateş nasıl olur yakmaz,

Yüce Allah emir edince, tabiî ki ateş onu yakmaz ve yakamaz,

Nemrut, Hz. İbrahim’i ateşe atınca, Allah’ın emri ile onu yakamadığı gibi

Biz Müslümanları cehenneme atma, atarsan da bizi semender eyle ya Rabbi.

 

 

 

 

 

“ Ey ateş, İbrahim’e karşı serin ve selamet ol.”      

Enbiya Suresi Ayet 69

45-

 

ALLAH SABR EDENLERİ SEVER

------------------------------------------------------

 

Allah’ın sana verdiği nimetlere karşılık, başkasına teşekkür ediyorsun,

Eğer tüm nimetleri Allah’tan bekliyorsan, nerede hamd ve şükrün,

Nerede kulluğun, hani emirlerine itaatin, hani musibetlere sabrın,

“Hiç şüphesiz Allah sabredenlerle beraberdir.”      Ayet 2/53

 

Yüce Allah, sevdiği kuluna azap, sıkıntı vermez, onu imtihanla sabır ettirir,

Sıkıntı ve belalara sabır ettiği sürece, Allah’a olan yakınlığı artar,

Allah’ın emirlerine itaat ettiğin sürece ona sevgin artar,

“Hiç şüphesiz Allah sabır edenlerle beraberdir.”

 

Analarımızı, babalarımızı diğer yakınlarımızı ölümünü görmediniz mi?

Devlet büyüklerinin, para babalarının ölümüne bizzat şahit olmadınız mı?

Onlardan az da olsa öğüt almaz mıyız, bugün onlar yarın bizleriz,

“Hiç şüphesiz ki Allah sabır edenlerle beraberdir.”

 

Sen kamil iman sahibi olduğunu, nasıl iddia edebiliyorsun,

Sabrın yok, Yüce Allah’ı tanıdığını nasıl söyleyebiliyorsun,

 Takdiratına rızan yok, kuru iddialarla olacak şey değil biliyorsun,

“Hiç şüphesiz ki Allah sabır edenlerle beraberdir.”

 

Ey Müslüman boş hevesleri, batıl emelleri terk ediniz,

Aziz ve celil olan yüce Allah’ı zikri ile meşgul olunuz,

Faydalı şeyler konuşun, zararlı şeylerden sükut ediniz,

“Hiç şüphesiz ki Allah sabır edenlerle beraberdir.”

 

Cahilin dili sürekli kalbinin önünde yürür,

Konuşmak istediği bir mevzuda, hiç düşünmeden hemen konuşur,

Akıllı alim kişiler ise, dilli kalbinin arkasında olur,

“Hiç şüphesiz ki Allah sabır edenlerle beraberdir.”

 

Ey Müslüman, amel etmeden yalnız lak lakla olmuyor,

Nefse asla müsamaha gösterme, onun isteklerine uyup yüzüne gülme,

Bin sözünden, bir sözüne cevap ver, o zaman felah bulursun,

Nefsini mahkum et, zevklere şevklere şehveyi arzulara mahkum et sabra alışsın,

 

46-

 

“Hiç şüphesiz ki Allah sabır edenlerle beraberdir.”

 

Bil ki şükrü edilmeyen mal mülk sahibi için bir musibettir,

Aynı şekilde sabırsızlık, darlık, sıkıntı zamanında isyan etmek musibettir,

Şükür sana verilen nimetleri artırır, seni Rabbine yaklaştırır,

Rabbinize gizlice yalvarıp, yakararak, dua edin.  Ayet 7/55

 

Sakın nefsini kadere itirazla meşkul etme, Allaha dua et,

Nefsini Allah’a dua ile meşkul et, zikir ve salatla meşkul et,

Dua et ki duanın bereketiyle bela ve musibetler bertaraf olsun,

Yüce Allah dua edicinin duasını kabul ederim buyurmuştur. Ayet 2/186

47-

 

BİN  DEFA BİN SALAT VE SELAM SANA

-----------------------------------------------------------

Bir hadiste, “kim ki insanların en şereflisi olmak isterse Allah’tan korksun,

Kim ki insanların en güçlüsü olmak isterse, Allah’a güvensin dayansın,

Kim ki insanların en zengini olmak isterse elindekine değil Allah’a bel bağlasın

Sana bin defa bin salat, bin defa bin selam olsun Ey Büyük Peygamber.”

 

Başka bir hadiste, “Nimet içinde oldun mu, çok şükür etmelisin,

Yokluk ve zahmet içinde olduğunda, sabır etmesini bilmelisin,

Haşr gününe daima hazır olmalı, çok hayır- hasanat yapmalısın,

Sana bin defa bin salat, bin defa bin selam olsun, Ey Büyük Peygamber.”

 

Başka bir hadiste, “ Ebedi oturmayacağınız eve fazla emek sarf etmeyiniz,

Sizin olmayan şeye asla, haset etmekten çekininiz.

Mutlaka ayrılacağınızı bildiğiniz şeye gönül bağlamayınız,

Sana bin defa bin salat, bin defa bin selam olsun, Ey büyük Peygamber.”

 

Yine Peygamber Efendimiz (S.A.V.)’in bir hadisinde,

“Zerre kadar kibirli, asla cennete giremez,

Zerre kadar imanı olanda asla cehenneme giremez,

Sana bin defa bin selat, bin defa bin selam olsun Ey Büyük Peygamber.”

48-

 

BENDE EMEKLİYİM

-------------------------------------------

 

Üzülerek belirteyim ki; çalışanların çoğu emekli olduktan sonra camiye geliyor,

Sanki Müslümanlık yaşayışı, emekli olduktan sonra başlıyor,

Her türlü haltı karıştırıyoruz, başka bir şey kalmayınca hadi camiye diyoruz,

Yine Allah’tan ümit kesilmez zararın neresinden dönsen kardır diyoruz.

 

Tabii ki Allah’tan umut kesilmez, yeter ki nasuh tövbesi yapalım,

Yüce Allah af edicidir, affı sever, gafurürahimdir, inanalım,

Yeter ki yaptığından pişmanlık duy, Allah’a yönel, tövbede ihlaslı olalım,

“Allah’ın azabından korkarak ve lütfundan umarak dua edin.” 7/56

 

Ey emekli kardeşim, ömür tükendi, mevsimler bitti kış geldi,

Saçlarımız, yüz çizgi hatlarımız, alarm veriyor yolun sonuna geldi,

Bellerimiz büküldü, dizimizde hal kalmadı, kuvvetimiz tükendi,

Hala nefsimizi yenemiyoruz, hala olayın farkında değiliz.

 

Emeklilerin kendi aralarında birkaç sınıfa ayrıldığı görülmektedir,

Bazısı parklara, bazısı ise oyun kahvehanelerine takılmaktadır,

Bazısı ikinci iş bulup çalışmakta, bazısı ise camilere gitmektedir,

Tercihinizi iyi yapın, son pişmanlık fayda vermez bunu biliniz.

 

Bazı emekliler ise torunla ilgilenir, bazısı ise köpek gezdiricisi,

Bazısı ise cadde, sokak gezer, bazısı ise hayata kümsü olmuş ev bekçisi,

Bazısı moralen çökmüş tükenmiş, bazısı bozulmuş psikolojisi,

İslamı yaşamazsan sürekli bir arayış içinde olursun bunu bilin.

 

Meşru ne yaparsan, nereye takılırsan, gönlüne göre takıl,

Allah’ın ve Resulullah’ın emirlerine sünnetlerine uy, ol ahil,

Yoksa her iki cihanda da kayıp ve kendine yazık edersin olursun sefil,

Tercihinizi iyi yapın, son pişmanlık fayda vermez bunu bilin.

 

“Allah’ın emirlerini yerine uyun, yasaklarından uzak durunuz,

Kalplerinizdeki şeytanın binasını yıkın, Allah’ın binasını yapınız,

Allah ve Resulün emirleri hususunda, yırtıcı birer aslan kesiliniz,

Yüce Allah dua edenin duasını kabul ederim buyurmuştur.” 2/186

49-

 

Dedikodu yapmayalım, insanlar arasında laf gezdirmeyelim,

Allah’ın verdiği sağlığı ve nefesi boşuna harcamayalım, kıymetini bilelim,

Para, pul, mal, ev, arsa, işyeri, hep geçicidir, amelimize önem verelim,

Ayet, “Allah’tan korkarak lütfunu umarak dua edin buyurmuştur.” 7/56

 

İbadetimizi bilinçli yapalım, bilmediklerimizi öğrenelim,

Öğrenmenin asla yaşı yoktur, gurur meselesi yapmayalım,

Boş vaktimizi değerlendirelim, bir dakika bile boş bırakmadan ibadet edelim,

Bu kitabı ağır ağır okuyup, her satırından hecesine faydalanalım,

İhlasla tövbe edelim, kendimize çok ağlayalım, Allah’tan ümit kesmeyelim.

50-

 

ÖLMEDEN ÖNCE ÖLMELİSİN

--------------------------------------------------------------------------------

Bazılarımız kendi nefsine ve çocuklarına terbiye vermiyor,

Ama köpeklerini, kedilerini ve kuşlarını terbiye ediyor,

Yüce Allah ona büyük musibet ve bela vermiş hala uyanmıyor,

Uyan ey Müslüman, uyan gaflet uykusundan artık yeter.

 

Ey Müslüman bunu iyi bilin ki ölmeden önce ölmelisin,

Bütün kötü amelleri bırakıp, Hac’a gitmeden önce hacı olmalısın,

Sen tok isen, açların halinden çok iyi anlamalısın,

Uyan ey Müslüman, uyan gaflet uykusundan artık yeter.

 

Allah yolunun yolcuları büyük korku ve endişe içindedirler,

Allah’ı tam tanıyanın korkusu çok artar, bir hadisi şerifte,

“Allah’ı en çok bileniniz, ondan en çok korkanınızdır.” buyurmaktadır.

Uyan ey Müslüman, uyan gaflet uykusundan artık yeter.

 

Sen ise eyle gafil günah işleyerek, Allah’a karşı geliyorsun,

Allah ile cedelleşiyor kavga ediyor, sonradan ondan emin oluyorsun,

Unutma ki bu umursamazlığın hesapsız kalmayacaktır,

Uyan ey Müslüman, uyan gaflet uykusundan artık yeter.

 

Yüce Allah’a isyan eden, cahil ve mecnun kişilerdir,

Rabbini bilmeyen ona isyan eden, şeytanına uyan, cahil değil de nedir,

Eğer kişi cahil olmazsa Rabbini bilir, Rabbini bilen elbette cahil değildir,

Uyan ey Müslüman, uyan gaflet uykusundan artık yeter.

 

İnsanların günah defteri üç yerde kapanır,

Bunlar uyurken, aklını kayıp ederken ve ölürken,

Bu üç olay dışında yaptığımız günahlar ve sevaplar kayıt edilmekte,

Allah’ım sen bizi aklımızdan ve bilincimizden etme,

Uyan ey Müslüman, uyan gaflet uykusundan artık yeter.

 

Akıllı kişiler olunuz, akıllı kişiler gibi hareket ediniz,

Siz amelleriniz Allah’a karşı adeta övünüyorsunuz,

Ucübelik yapmayınız, riyakarlık yapmayınız, pişman olursunuz,

Uyan ey Müslüman, gaflet uykusundan uyan artık.

 

Sana yapılan kötülüklere nefsin, havai gayreti ile karşı çıkma,

Bilakis imanınla karşı çık, sarsılmaz maneviyatınla musibeti karşıla,

Haspün Allah nağmel vekil de, yardımcımda, vekilimde Allah’dır de,

Uyan ey Müslüman, gaflet uykusundan uyan artık yeter.

51-

 

 

                 EFENDİ İLE KÖLE

-----------------------------------------------------

 

      Adamın birisi bir köle satın almış, efendisi köleyi eve götürünce aralarında şu konuşma geçiyor:

 

Efendi : Benim evimde neler yemek istersin?

Köle    : Ne verirseniz onu yerim.

Efendi : Nasıl elbise giymek istersin?

Köle    : Nasıl elbise giydirirseniz onu giyerim.

Efendi : Evimin hangi odasında kalmak istersin?

Köle    : Nerde yatmamı  emir edersen orda.
Efendi : Evimin hangi işlerini yapmak istersin?

Köle    : Hangi işlerini yapmamı istersen onları.

Efendi : Hangi saatlerde ve günde istirahat istersin?

Köle    : Sen nasıl uygun buluyorsan o olacak.

 

Vah bize vah bize vah vah bize ki biz asi kullara,

Kölenin efendisine, sadık olduğu gibi biz rabbimiz sadık değiliz,

Köpek sahibine sadık olduğu gibi biz Rabbimize sadık kul değiliz,

Elhamdülillah ben müslümanım demekle kuru iddia olmaz.

 

Ağlamamız gerek figan etmemiz lazım biz nerdeyiz,

Kölenin kullara olduğu gibi bazımız Rabbimizin emrine uymuyoruz,

Memurun, işçinin emirlere, yasalar olduğu gibi biz Rabbimizin emirlerine uymuyoruz,

Elhamdülillah ben müslümanım demekle kuru iddia olmaz.

52-

 

             DİNİNİ SATMA

-----------------------------------------------------

 

Senin her konuşman Allah için olmalıdır diğeri lak laktır,

Konuşman Allah için değilse, sükut etmek daha hayırlıdır,

Hayatın Allah için olsun, yani ömrünü Allah’a adadır,

Allah’ım bizi Salih kullarınla yaşat ve haşr eyle amin.

 

Sen acelecisin, acelecinin eline istediği şey geçmeyebilir,

Acele etmeden ihtiyatlı hareket etmek Yüce Allah’tandır,

Acele etmek şeytandandır, sonucu sabırla beklemek en iyisidir,

Yüce Allah şah damarımızdan da bize daha yakındır.

 

Taat ve ibadetlerimiz açıktır günahlarımız gizlidir,

Taat ve ibadetlerinizi aşikar, günahlarınızı ise gizliyorsunuz,

Kimden gizliyoruz, Allah’tan utanmıyoruz da kuldan mı utanıyoruz,

Yüce Allah şah damarımızdan da daha yakındır.

 

Devlet büyüklerine, politikacılara dünyalık karşılığında dinini satma,

Zenginlere, haram yiyicilere, paraya karşı dinini satma,

Her ne şart olursa olsun, ahiretini dünya karşılığında satma,

İlmini kirletme, aziz değerli olan şeyi zelil değersiz olan şeye satma.

 

Devlet büyüklerine, politikacılara dünyalık karşılığında dinini satma,

Zenginlere, haram yiyicilere, paraya karşı dinini satma,

Her ne şart olursa olsun, ahiretini dünya karşılığında satma,

İlmini kirletme, aziz değerli olan şeyi zelil değersiz şeye satma.

53-

 

 

 

     ATEŞ DÜŞTÜĞÜ YERİ YAKAR

-----------------------------------------------------

Ateş düştüğü yeri yakar diyorsan hakiki ihlaslı değilsin,

Öyle düşünüyorsan “Müslümanlar ancak kardeştir”, ayetini hafife alıyorsun,

Müslüman nerede olursa olsun, onun derdini kendine dert etmelisin,

Yoksa Elhamdülillah ben Müslümanım demekle kuru iddia olmaz.

 

Ey Müslüman, elbisenin en güzeli, en kalitelisini beğenip alırsın,

Hanımın en güzelini, en akıllısını, en iyisini beğenip alırsın,

Evin, arabanın ve her şeyin en iyisini, araştırıp alırsın,

Peki, ebedi hayat için neden en iyi ibadet etmiyoruz neden.

 

Hep dünya, hep dünya yaşantımızın yüzde sekseni dünya için,

Bazılarımızın ise yaşantısının yüzde yüzü dünya için,

Söze gelince şükür ben Müslümanım, kalbim temizdir güler için için,

Öyle kişiler için vallahi Müslümanlık böyle değil, bilmelisin.

 

Allah bizleri sever, fakat bize ihtiyacı olduğundan değil,

Bilakis bize rahmet olsun, diye bizi sever kendisi için değil,

Bizim kendisine itaat etmemizi sever itaatin faydası bize aittir,

Seni senin için seven, senin faydan için sevene, yönelmesin.

 

Bir ayette, “Yüce Allah şah damarınızdan daha yakındır.”

Bir hadisi şerifte, “Allah’ı görüyormuşçasına kork,

Eğer sen onu görmüyorsan hiç şüphesiz o seni görmektedir.”

“İnsanoğlu kendisini başıboş bırakılacağını mı zannediyor.”   75/36 Ayet.

 

Yüce Allah yaptığın ibadetleri de, yaptığın rezaleti de görür,

Gece gündüz yaptıklarını görüyor, oysa sen başkasından utanıyorsun,

Açık ve gizli bütün günahları terk et, hayırlar işlemelisin,

“İnsanoğlu kendisini başıboş bırakılacağını mı zannediyor.”

54-

 

                 ZİKİR

           --------------------------------

Yüce Allah’ı, önce kalbinle, sonra dilin ile zikir et,

Kalbin ile bin defa zikir et, dilin ile bir defa zikir et,

Musibetler geldiği anlarda, Allah’ı sabırla zikir et,

Yüce Allah’ı, önce kalbinle, sonra dilinle ve ihlasla zikir et.

 

Dünya nimetleri çoğaldığı zaman bir kısmını dağıtmakla zikir et,

Ahiret ile ilgili nimetler geldiği zaman kabul ile zikir et,

Hak’tan başka bir şey geldiği zaman onlardan yüz çevirmekle zikir et.

Bakara suresinde “ Öyleyse siz beni zikir edin, bende sizi anayım.”  2/152

 

Kendini düzelmeye meşgul ol, salih kişi olmaya bak,

Dedikoduyu, iftirayı, gıybeti, dünyevi zevki, sefayı bırak,

Elinden geldiğince dünyanın kederlerinden sıyrıl ileriye bak,

Allah buyuruyor “ öyleyse siz beni zikir edin, bende sizi anayım.”

 

Biz dünyayı tanımıyoruz eğer onun iç yüzünü bilseydik,

Her şeyimizi ona feda edecek kadar asla ve asla talip olmazdık,

Doğduğumuzda ağlayarak geldik, ihlaslı olursak gülerek terk ederdik,

Allah buyuruyor “ öyleyse siz beni zikir edin, bende sizi anayım.”

 

Vefat edenlerden veya sağ insanlardan bir şey isteme onlarda muhtaçlardır,

Kendileri ve başkaları için ne zararları ne de faydaları, yetkileri vardır,

Her şey Allah’tan istenir, ondan beklenir, ondan başka bir şey istenirse şir-ktir,

Allah buyuruyor “ öyleyse siz beni zikir edin, bende sizi anayım.”

 

Sen Cenabı Allahu (C.C) zikret ki o da seni ansın,

Sen Allah’ı zikret ki bol bol günahların dökülsün,

Günahsız itaatkar olasın ki o da seni ansın,

Allah buyuruyor ki: “ Öyleyse siz beni zikir edin, bende sizi anayım.

Bir de bana şükredin, bana nankörlük etmeyin.” 2/152

55-

 

                BİRAZ MÜNACAT

               -----------------------------------------

 

Allah’ım Müslümanlara müsalat olan kafirleri KAHAR et,

Onlara büyük bela müsübetlerle  karşılaştır onları rezil-rüsva et,

Zalimlerin, asilerin kahar adınla kahar et veya hallerini ıslah et,

Allah’ım kafirler varlıklarına güveniyor. Bizim tek güvenimiz sensin

 

Üzerimizden tüm musibetleri kaldır, hayırlara tebdil et,

Allah’ım bize kereminle, ihsanınla, affınla, lütfunla muamele et,

Allah’ım bize gıda olarak zikrini, zenginlik olarak yakınlığını nasip et,

Allah’ım bize yardım et, bize sabır tahammül gücü ver.

 

Rabbim ben dilsiz idim, beni sen konuşturdun,

Ben güçsüz ve ayaksız idim, bana sen güç verip koşturdun,

Benim aklım, fikrim yoktu akla, fikre sen kavuşturdun,

Sana sonsuz olarak hamd ve şükür ediyorum Ya Rabbi.

 

Ya Rabbi eğer dilim, dinime faydalı olmuyorsa beni lal eyle,

Gücüm, elim, ayaklarım dinime faydalı değilse hidayet eyle,

Aklım, fikrim İslamiyete katkı vermiyorsa kemale erdir,

Allah’ım ihlaslı olarak hamd ve şükür ediyorum Ya Rabbi.

 

Allah’ım dua ederken yüzüm olmadığı için senden haya ederim,

Ben senin kulunum, ben senin mülkünde mülteciyim,

Cennette senin cehennemde senin ben senin rızanı isterim Rabbim,

“Güldürende, ağlatanda, öldürende, yaşatanda O’dur.” 53/43-44

 

Bir ayette “ Ben işimi Allahu Teala’ya bırakırım,

Muhakkak ki Allahu Azimü ş-şan kullarının her halini görür,”  40/44

Başka bir ayette “Allah’ım hem dünyada hem de

Ahirette iyilik ver ve bizi ateş azabından koru Ya Rabbi.” Amin. 2/201

56-

 

YA  RABBİ

----------------------------------

 

Kur’an-ı Kerim’e asla muhalif olamayız,

Biz İslamız asla bu dinden caymayız,

Biz Allah’ın kanunundan yanayız,

Allah’ım bizi af eyle, biz kusurluyuz.

Senin büyüklüğüne, rahmetine gönülden sığınıyoruz.

 

Senin güzel adlarından birisi Allah’tır,

Rabbim sonsuz nimetlerine şükür etmeyen bedbahtır,

Senin emirlerine uymayan Rahmetinden uzaktır,

Allah’ım bizi af eyle, biz kusurluyuz,

Senin büyüklüğüne, rahmetine gönülden sığınıyoruz.

 

Ey Yüce Allah’ım bizi amelimize bırakma,

Biz Müslümanları yalvarırız cehennemde yakma,

Bizi cahilliğimize ver kusurumuza bakma

Allah’ım bizi af eyle, biz kusurluyuz,

Senin büyüklüğüne ve affına gönülden sığınıyoruz.

 

Bilerek veya bilmeyerek günah işliyoruz,

Senin yüceliğine, affına daima sığınıyoruz,

Seni her zaman dilimizle, kalbimizle anıyoruz,

Allah’ım bizi af eyle bizi biz kusurluyuz,

Senin büyüklüğüne ve affına gönülden sığınıyoruz.

 

Dilimiz döndükçe deriz lailahe illallah,

Bu kainatın yaratıcısı Yüce Allah’tır Allah,

Allah’a inanmayan huzurlu olamaz vallahta billah

Allah’ım bizi af eyle, biz kusurluyuz,

Senin büyüklüğüne ve affına gönülden sığınıyoruz.

57-

 

Biz takvada zayıfız biliyoruz,

Bizi Salihlerden eyle yalvarıyoruz,

Senden şehitlik mertebesini diliyoruz,

Allah’ım af eyle bizi biz kusurluyuz,

Senin büyüklüğüne ve affına gönülden sığınıyoruz.

 

Biz günahkar bir kuluz karınca gibi olamıyoruz,

Ama imanın altı şartına aynen inanıyoruz,

Zaman zaman doğru yolumuzdan sapıyoruz,

Biz Müslümanları ıslah et Allah’ım yalvarıyoruz,

Senin büyüklüğüne ve affına gönülden sığınıyoruz.

58-

 

 

NE MUTLU BİZE

 -----------------------------

 

Bir Müslümana yakışır şekilde kulluk görevinizi yapınız,

Elinize geçmeyecek şeyi asla istemeyiniz sınavı başarı ile veriniz,

Ki selamete çıkabilesiniz, ihlas’lı Müslüman olabilesiniz,

Ne mutlu bizlere, ne mutlu bizlere ki biz Müslümanız.

 

Kıyamet günü asla, kafirler topluluğundan değiliz,

İnşallah Müslümanlar topluluğundan olacağız,

Dilerim Yüce Allah’tan cehennem ehlinden olmayacağız,

Ne mutlu bize ki, cennet toprağında veya kapısında olacağız.

 

Mütevazi olunuz, alçak gönüllü olunuz, kibirlenmeyiniz,

Tevazu, alçak gönüllülük, kişiyi yüceltir, kibir ise alçaltır biliniz,

Bir hadiste “ Kim ki Allah için tevazu gösterse Allah onu yüceltir,

Ne mutlu bize ki, inşallah cennet ehlinden olacağız,

Ne mutlu bize ki, Allah’ı, Peygamber’i, Kur’an-ı tanıyoruz ne mutlu.

 

 

 

 

“İman edip güzel işler yapanlara ne mutlu”

Er-Rad Suresi Ayet-29

59-

 

YARATAN NE GÜZEL YARATMIŞTIR

       -------------------------------------------------------

Yüce Allah’ın nimetlerine ne kadar hamd, şükür etsek azdır,

Yüce Allah her şey gibi insanları da ne güzel yaratmıştır.

Tefekkür edelim, Yaratan’ımızın büyüklüğü her yaratıkta görünür,

“Sizde nimet olarak her ne varsa hepsi Allah’tandır.”            16/53

 

Düşün kulaklarımız vücudumuzla birlikte büyürse, fil kulaklı oluruz.

Ellerimiz, ayaklarımız bizle birlikte büyürse, ne halde oluruz.

Bütün vücudumuzdaki kıllar saçlarımız gibi uzarsa nasıl oluru,

“Sizde nimet olarak, her ne varsa hepsi Allah’tandır.”

 

Dişlerimiz, tırnaklarımız gibi uzasaydı ne yapabilirdik,

Gözlerimiz kafa tasında olsaydı veya hiç saç, kıl olmasaydı,

Veya aklımız olmasaydı, Yüce Allah bize akıl fikir vermeseydi,

“Sizde nimet olarak, her ne varsa hepsi Allah’tandır.”

 

Düşünün meyvelerin, sebzelerin renklerini, faydalarını,

Haşa Yüce Allah hiçbir varlığı boşuna yaratmamıştır,

Her şeyin bir hikmeti, bir görevi, bir faydası vardır

“Sizde nimet olarak her ne varsa hepsi Allah’tandır.”

60-

 

ŞİRK SÖZLERE DİKKAT

-----------------------------------------

 

Sözlerinize sürekli dikkat edin, şirk sözler söylemeyin,

Sakın size birisi iyilik ederse, önce Allah sonra şu kişi olmasaydı,

Benim bu işim olmazdı demeyin, bu açık şirktir.

“Yüce Allah’ın ilmi dışında bir yaprak dahi düşmez.”     6/59

 

Şöyle demeliyiz şu işimi, Allah şu kişiyi vesile etti yapıldı,

Bütün nimetler Yüce Allah’tandır, kullar ancak vesilelerdir.

Bu nedenle, önce Allah şu işimi yaptı demeyin şirktir.

“Yüce Allah’ın ilmi dışında bir yaprak dahi düşmez.”                 

 

Ayrıca misafirlikte veya eş dost sohbetlerinde,

Namaz zamanı gelince sakın kimseden asla isteme müsaade,

Bazısı, müsaade ederseniz gidip namaz kılıp geleyim der,

Veya af ederseniz siz oturun ben namaz kılıp geleyim der,

Bu gibi sözler Rabbimize saygısızlıktır, şirktir.

 

Veya bazısı da kusura bakmayın bir namaz kılıcam ,

Bu ne demek! Sen neden müsaade istiyorsun o kim ki,

Neden af edersin, kusura bakma veya müsaade et diyorsun o kim ki,

Bu sözler ne demek, bu sözler küfürdür, şirktir,

“Yüce Allah’ın ilmi dışında bir yaprak dahi düşmez.”

 

Bizim umudumuz insanlar, bazımız her şeyi onlardan bekliyoruz,

Onlardan umuyoruz hep insanlardan korkuyoruz.

Bu halimizde Yüce Allah’a şirk koşmaktır biliyor muyuz?

“Yüce Allah’ın ilmi dışında bir yaprak dahi düşmez.”       6/59

61-

 

DİNİN TEMELİNİ SAĞLAM AL

-----------------------------------------------

 

İhlaslı tövbe et Allah’ın abid kullarından olmaya çalış,

Dünyanın zevkleri, nefsani heves ve arzuların şeytanın kulu olma,

Sakın mevkii, makam, koltuk, sevgisinin kulu olma, kula kul olma,

Dinin temelin sağlam at aksi halde küçük depremde yıkılırsın.                

 

Öğrendiğini halk için öğrenirsen, halk için amel edersin,

Yüce Allah için öğrenirsen Allah için amel edersin,

Dünya için öğrenirsen ve dünyalık için amel edersin,

Ahiret için öğrenirsen, ahiret için amel edersin,

Dinin temelini sağlam at aksi halde küçük depremde yıkılırsın.

 

Tüm teferruat esasları temeller üzerine kurulur,

Dallar, budaklar ve kökler, gövdeler üzerine tutulur,

Tüm köprüler ve binalar sağlam temel üzerine kurulur,

Dinin temelini çok sağlam at, aksi halde küçük depremde yıkılırsın.

 

Ne cinsten bir iş yaparsan, onun karşılığını görürsün,

Etme bulma dünyasıdır, ne ekersen onu biçersin,

Gökten ne yağarsa yer onu mecburen kabul eder,

Dinin temelini sağlam at, aksi halde küçük depremde yıkılırsın.

 

Eğer temelin zayıf ise şüphe yok ki duvarın yıkılır,

Öyle bina nasıl ayakta durabilir, sen hep dünyalıkla meşgulsün,

Sen ihlas sahibi Salih niyet sahibi değilsen, samimi değilsin,

Dikkat et dinin temelini sağlam at yoksa küçük depremde yıkılabilirsin.

62-

 

BUNLARA UYMAK LAZIM

-------------------------------------------

Lokman’ı Hekim der ki: “Evliyanın yanında gönlünü koru,

Ülemanın yanında dilini koru, başkasının evinde gözünü koru,

Namazdayken kalbini koru, yemekteyken şeytandan dilini koru.”

Allah Lokman’ı hekime rahmet etsin ve razı olsun.

 

Bende bu güzel sözlere ek olarak eklemek istediğim,

Cahilden kendini koru, dinlenilmeyen yerden sohbetini koru,

Kötü komşundan aileni koru, haram maldan ellerini koru,

Düşmanlardan vatanını koru, kötü niyetlilerden namusunu koru.

63-

 

 

 

               AMEL EDELİM

              -----------------------------------------

Taat ibadet cennet amelidir, günah ise cehennem amelidir,

Yani güzel amel ve hareketlerde bulunanlar cennetliktir,

Asiler, günahkarlar ise cehennemliktir,

Şüphesiz onların dönüşü bizedir.    Gaşiye S-Ayet 25

 

Umumi kaide budur, bunun dışında mesele Allah’a kalmıştır,

Allah dilerse hiçbir güzel ameli bulunmadığı halde mükafatlandırır,

Yahut hiçbir kötü ameli bulunmadığı halde dilerse birini cezalandırır,

Şüphesiz onların dönüşü bizedir.     Ayet

                                                                                                               

Bu tamamiyle Allah’a aittir, o dilediğini işleyendir,

Yüce Allah yapacaklarından asla sorumlu tutulmaz,

İnsanlar ise tabiî ki yapacaklarından sorguya çekilirler,

Şüphesiz onların dönüşü bizedir. Ayet

64-

 

NEFSİN HİLELERİNE ALDANMA

---------------------------------------------------

 

Allah buyuruyor : “Bilin ki hayatı ancak bir oyundur,

Bir eğlencedir, bir süstür, aranızda bir öğünüştür.”    (Hadid-20)

Ey Müslüman! Oyun, eğlence ve süs ise aklı başında olanlara değil,

Dünya ahiretin tarlasıdır, ne ekersen onu biçersin.

 

Oyun, eğlence ve süs aklı yetmeyen kişiler içindir,

Yüce Allah bizi oyun için, süs için yaratmadığını buyurmaktadır.

Allah’ı unutarak yalnız dünya ile meşgul olan oynuyor demektir,

Dünya ahiretin tarlasıdır, ne ekersen onu biçersin.

 

Nefsin hilelerine aldanmayınız, uyur görünmesine aldanmayınız,

Yırtıcı hayvanın uyur görünmesine, uyuşukluğuna aldanmayınız,

O kendisini size uyur gösterir, uyuşuk gösterir oysa o fırsat kollamaktadır,

Nefis zerre kadar fırsat bulsa, tıpkı yırtıcı hayvan gibi saldırır,

Dünya ahiretin tarlasıdır, ne ekersen onu biçersin.

 

Ey Müslüman! Uzun emellerini kısalt, hırsını azalt,

Veli’ler her namazı veda namazıymış gibi namazını kılarlar,

Sanki bir dahaki namaz vaktine çıkmayacakmış şekilde kılarlar,

Çünkü elinde senet yok her an her şey olabilir.

 

65-

 

MÜMİN NASIL OLMALIDIR

---------------------------------------------------

 

Mümin her hal hareketinde niyetli hasane sahibidir,

O ancak Allah’ın emirleri dahilinde yer, içer, giyinir, evlenir,

İhlas ve tevhidlidir, Allah emirlerine, Peygamberin sünnetine aynen uyarlar,

“İşte onlar cennetlerde ikram olunacak kimselerdir.”       Meriç S. Ayet 35

 

Müminler, bu dünyayı süratle faniliğe doğru gittiğini görürler,

Bu nedenle haramlara, gayri meşru şeylere, şüpheli şeylere iltifat etmezler,

Zühd ve takva sahibi olur, her şeyi Yüce Allah’tan bilirler,

“Onlar ki hesap gününü tasdik ederler.”      Meriç S. Ayet 26

 

Mümin’e göre eşyanın en sevimli ibadettir, Allah’a kulluktur,

İbadetlerin en sevimlisi de namazdır, namazda huşu ile durmaktır,

Mümin, daima kalbi müezzini gözetler, kulağı ezanı beklemektir.     

“İşte onlar cennetlerde ikram olunacak kimselerdir.”              

                                                                                         

Mümin ezanı duyunca kalbine neşe dolar, sürür dolar,

Adeta kanatlanmışçasına en yakın camiye, mescide neşeyle gider,

Riyasız, kibirsiz, ihlaslı olarak Rabbine ibadet eder

“İşte onlar cennetlerde ikram olunacak kimselerdir.”              

                                                                                        

Bir yoksul kendisine başvurup bir şey istemesinden sevinç duyarlar,

Eğer yanında verecek bir şey varsa derhal yardım yapar,

Bir hadiste; “İhtiyaç sahibi dilenci Allah’ın ona gönderdiği

Kuluna bir hediyesidir, Mümin bunu bilmektedir.”

“İşte onlar cennetlerde ikram olunacak kimselerdir.”              

66-

 

ARİF VE EVLİYALARA GELİNCE

-----------------------------------------------------

Evliyalar, Arifler şeriatın bütün hükümlerine eksiksiz  riayet ederler,

Kalbine Allah’tan gayri hiçbir şey giremez hep zikr eder,

Allah’tan başka hiç kimseden korkmaz, umut beklemezler,

“İşte onlar cennetlerde ikram olunacak kimselerdir.”               

                                                                                        

Kalbinde Allah’tan başka yer vermemek için

İnsanlarla haşir neşir olmayı pek istemezler,

Zahiren hep onlarla beraberdir, çünkü bilir ki halk manen hastadır.

“İşte onlar cennetlerde ikram olunacak kimselerdir.”              

 

Kendisi ise onların ma’na tabibidir, ahlak doktorudur,

Onları manen ve ahlaken tedavi etmek zorundadır.

En haz ettiği Rabbinin yakınlığından aldığı izzettir, o tevcihidir.

“İşte onlar cennetlerde ikram olunacak kimselerdir.”              

                                                                                        

Allah dostlarının içinde öyleleri vardır ki uykusunda cennet görür

Yiyecek ve içeceklerini içer, oradakilerin hepsini görür,

Öyleleri vardır ki yemekten, içmekten vazgeçerler,

“İşte onlar cennetlerde ikram olunacak kimselerdir.”              

 

Evliyaların çoğu halkça meçhddur, gizlidir,

Halk onları bilmez, halk arasında pek azları bilinir ve tanınır,

İnsanlarda manevi ahlaki gıdalarını, dini edep ve bilgilerini onlardan alırlar.

“İşte onlar cennetlerde ikram olunacak kimselerdir.”              

                                                                                        

Bu Allah dostları için Yüce Allah onların hatırına

Yağmur yağdırır, felaketleri defeder yine onların hatırına

Evliyalar hep Allah’a sabır ederler, kadere isyan değil boyun eğerler,

Allah’ın Evliyaları kendilerini Allah yoluna adamışlardır.

“İşte onlar cennetlerde ikram olunacak kimselerdir.”              

                                                                                        

Yiyip içmeleri sanki sen yiyip içmedin, vasiyetlerini cebinde taşırlar,

Aile efradları ile sanki son buluşmadır, sabaha buluşamayacaklar,

Ruh bize emanettir, emanet olan şey her an alınabilir,

İşte Velilerin hayatı, işte biz Avam(Halk) tabakası

67-

 

 

Şüphesiz Salih kimseler nimetleri bitip, tükenmeyen naim cennetlerinden-dir.     İnfitar S Ayet 14

 

(İnsanları) Allah’a davet edip, iyi iş ve hareketlerde bulunan ve “ Ben gerçek Müslümanlardanım” diyen kimseden daha güzel sözlü kim var?

Fusiler Suresi Ayet 33

 

O Aziz  olan Allah göklerin ve yerin mülkü ve yetki sahibidir. Allah her şeye şahiddir.    Buruç Suresi Ayet 9

 

Ancak imam edip de iyi ameller işleyenler için bitip tükenmeyen mükafatlar vardır.            İnşikak Suresi Ayet 25

68-

 

RABBİNİZE KARŞI SAYGILI OLUN

----------------------------------------------------------

 

Ey siz! Sağlıklı hastalar, zengin fakirler, yaşayan ölüler,

Yüce Allah’tan kaçışınız ne zamana kadar devam edecek,

Hep dünyayı tamir, ahireti ise tahrip işiniz daha devam mı edecek,

Rabbinizi çok iyi tanıyın, onun huzurunda saygılı olun.

 

Yüce Allah bir kitabında şöyle buyurmaktadır,

“Ey Ademoğlu komşundan haya ettiğin kadar benden de haya et”,

Bunu iyi bilin ki Yüce Allah bizleri sürekli gözetliyor,

Rabbimiz olan yaratanı tanıyın, onun huzurunda saygılı olun.

 

Amellerini insanlara gösteriş için değil, Allah için yap,

Bütün ibadetlerini, riyadan, şirkten, ücüpten, çok uzak yap,

Hem ibadetlerinin Allah’tan kabulünü iste, hem gösteriş yap, 

Olmaz bu saygısızlığı yapıp da, kendini kandırma.

 

 

 

 

İman edip, iyi amel işliyenlere gelince içlerinden ırmaklar akan cennet vardır. İşte en büyük kurtuluş budur.

Buruç S.A-11

69-

 

         İPİN KİMİN ELİNDE

----------------------------------------------

 

Sen yaş itibari ile ihtiyar, mizaç itibari ile öğrencisin,

Öğrenci halinle ne zamana kadar dünyanın kötü işlerinde koşacaksın,

Sen dünyayı tek hedef tek gaye halinle getirmişsin,

Yüce Allah buyuruyor ki: “ Gafillerden olma sakın.”         7/17

 

İpin Allah’ın elinde olursa, sen Allah’ın kulusun,

Eğer ipin dünyanın elinde olursa, sen dünyanın kulusun,

İpin ahiretin elinde olursa, sen ahiretin kulusun,

Dikkat et ipini özellikle kime teslim ettiğini bilmelisin.

 

İpin nefsin elinde olursa, sen nefsin kulusun,

İpin havai istek ve şehvet peşinde olursa, sen onların kulusun,

Dikkat et ipini kime teslim ettiğini bilmelisin.

 

Ölü (meyit)  izzet ve celal sahibi Rabbi karşısında ölendir,

Oysa ömrünü şehveti hevesler ile asilikle geçiren ölendir,

O manen ölmüştür, sadece şeklen (zahiren) yaşamaktadır,

Dikkat et ipin kimin elinde olduğunu bilmelisin.

 

Tövbe Süresi 24. Ayeti mealini okuyun ve inceleyin, tefekkür edin.

70-

 

ONLAR  ZENGİN  SEN  FAKİR  OL

--------------------------------------------------------

 

En büyük ilim Cenabı Allah (c.c)’dan korkmaktır,

Yüce Allah’ın takdiri ve hükmüne razı olmaktır,

Sevdiğini yalnız Cenabı Allah için sevmektir,

Sevdiğini Allah için sev, sevmediğini Allah için sevme.

 

Bizler avam tabakasından insanlar olmaya devam ediyoruz,

Allah’ın seçkin kullarından olma yolunda gayret göstermiyoruz,

Yemek, içmek, sevmek, gezmek olursa inanın çok gayretli oluyoruz,

Allah buyuruyor : “ Deki:Ya Rab!İlmimi artır.”    Ta-ha S.Ayet 114

 

Bırak başkaları doysun sen aç ol, onlar zengin sen fakir ol,

Bırak başkaları mevki, makam sahibi olsun, sen mütevazi ol,

Bırak onlar mal,mülk,para sahibi olsun, sen muhtaç ol,

Yeter ki yüce Allah’ın yardımı, lütfü, bereketi seninle olsun.

 

Allah’tan şikayetçi olan, onunla tartışan, didişen kişi,

Ben Allah’ı çok seviyorum, diyorsun bu nasıl sevgi ki,

Bu haller oldukça Allah sevgisi, aşkı, şevki nasıl olur ki,

Yeter ki yüce Allah’ın yardımı, lütfü, bereketi seninle olsun.

 

 

“Ey Müminler hepiniz Allah’a Tövbe edin ki Felah bulasınız.”

Nur S.A.31   

71-

 

         U Y A N   U Y  A N

---------------------------------------------

Uyan kardeşim, uyan artık günler, aylar, yıllar geçiyor,

Her gün, biraz daha ecel kapımızı çalmak için yaklaşıyor,

Sevaplarımız az, günahlarımız istif istif çoğalıyor,

Uyan kardeşim, uyan artık günler, aylar, yıllar geçiyor.

 

Kısa bir yolculuğa çıktığımızda bile çantamızı hazırlarız,

Yolculuğumuz süresince ihtiyacımız olan eşyaları çantaya koyarız,

Hele cebimize para koymadan dışarıya bile çıkamayız,

Uyan kardeşim, uyan artık günler, aylar, yıllar geçiyor.

 

Uzun yolculuk olan, ölüme hazırlıklı mıyız, çantaya ne koydun,

Çanta var ama içinde uzun yolculuğa yetecek ne koydun,

Yanındaki çanta boş, cebin boş olursa o zaman halini iyi düşün,

Uyan kardeşim, uyan artık günler, aylar, yıllar geçiyor.

 

Sen kısa yolculuk için her türlü tedbirine dikkat ediyorsun,

Peki, uzun yolculuk için neden vurdum duymazlık yapıyorsun,

“ Her canlı ölümü tadacaktır. “ ayetini hiç okumuyormusun,

Uyan kardeşim, uyan günler, aylar, yıllar geçiyor.

 

Çantan ve cebin dolu ise istediğin vasıta ile yolculuk edersin,

İstediğin otelde yatar, istediğin lokantada yemek yersin,

Çanta ve cebin boş ise, çöl ortasında sen yabanisin,

Uyan kardeşim, uyan günler, aylar, yıllar geçiyor.

 

Bu nedenle ey kardeşim tedbirini al, çantan boş olmasın,

Allah’ın emirlerini yerine getir, nefsin şeytana kanmasın,

Ahireti dünyaya feda edip ebedi yolculuk hüsran olmasın,

Uyan kardeşim, uyan günler, aylar, yıllar geçiyor.

 

 

“ Allah’a hamd-ü sena ile başlamayan her mühim işin, feyzi ve bereketi olamaz.”   H.Ş.

72-

 

EVET SON DURAK
=====================================

Ahirette rahat etmek istiyorsan eğer, ey kardeşim kazım, ,
RABBİ’mizin, ve Efendimizin emirlerine uymamız lazım, , 
En büyük düşmanımız, mal, mülk, kibir ve nefisimizdir bizim,
Ne kadar yaşasan, nereye varsan, yerimiz bellidir bizim ,
İster beğen ister beğenme, en son durağımız kabirdir bizim.
.
Bir insan kabire girince, imandan başka yok seçim,
Derler, gelen ebedi yolcuya, testlere artık geçin
Ömrünü nerede tükettin, gençliğini nerede geçirdin
Mallarını nerede kazandın, nereye harcadın
Dikkat et, orada avukat yok, torpil yok, yok arkadaş
.
Dünyada RABBİN rızasını kazanmışsan hiç bir mesele yok,
Orada tek iman gücü geçerlidir, mal mülk, makam yok, yok,
Eğer amelin kötü ise, şifanı buldun hem de çok, çok, çok.
Dikkat et orada asla, avukat yok, torpil yok, para yok, yok, 
Orada geçerli olan tek, şey imandır iman başka şey'e yer, yok
, yok arkadaş yok.

 

 

Naif GÜNAŞAN

11.03.2006

73-

 

MAZARLIĞA GİTTİNMİ

 

 

Kimisinin makamı, kimisinin lüks villası ve arabası vardı,

Kimisinin fabrikası, kimisinin bağı bahçesi, çiftliği vardı,

Hepsi on iki metre bezle zengin, fakir eşit yatıyorlardı,

Orada zengin fakir ayırımı yok, amele bakarlar amele.

 

 

 

 

 

 

 

                NOT :

 

HİÇ KİMSENİN ŞİİRLERİNDEN ALINTI DEĞİLDİR.

74-

 

İÇİNDEKİLER

 

 

- ALLAH’ım yalnız sensin sen…………………………………..               5

- Lâ ilâhe illallah…………………………………………………                6

- Rab’bim yalnız sensin sen………………...……………………               7

- Bu ne hırstır bu ne kibidir…..………………………………….                8

- Kapı açık iken tövbe edelim……………………………………              9

- ALLAH dostları………………………………………………..                10

- Mü’min kardeşim………………………………………………               11

- Ey nefs’im………………………………………………………               12

- Dini sohbetler………………………………………………….. 13

- Rabbimi’ze karşı görevimizi yapamıyoruz…………………….              14

- Kalp cahil ise………………………………………………….. 15

- Kur’an sevgisi…………………………………………………. 16

- İçimiz başka dışımız başka…………………………………….              17

- Gafletten uyanalım…………………………………………….               18

- Ağla’yın……………………………………………………….  19

- A’lim ile cahil…………………………………………………   20

- Rabbimize Hamd edelim……………………………………....                21

- Mezarlıklara gittinmi?................................................................      22

- Emanet emanettir………………………………………………               23

- Rabbim yalnız sensin sen………………………………………               24

- ALLAH’a itaat eden kul kuldur……………………………….                25

- Rızık……………………………………………………………                26

- Dünya sizi aldatmasın………………………………………….               27

- Mü’min ve münafık farkı………………………………………              28

- Tevhidimiz yok. ……………………………………………….                29

- Hayvan terbiyecisi……………………………………………..                30

- Sen dünya içinde ol…………………………………………… 31

- Allah’ım yalnız sensin sen…………….……………………… 32

- Aynaya bak kalbine bak……………………………………….               33

- İslam kayıtsız ve şartsız……………………………………….                34

- Havanda su dövmeyin…………………………………………               35

- Bize yazıklar olsun…………………………………………….                36

- Ömrün para para diye geçiyor…………………………………               37

- Tabiiki bir olamayız……………………………………………               38

- Ağlıya ağlıya figan edersin…………………………………… 39

- Yüzünü uyanık su ile yıka…………………………………….                40

75-

 

- Malda yalan mülkte yalan……………………………………..               41

- Z-raporu……………………………………………………….. 42

- ALLAH’ım bizi semender eyle……………………………….  43

- ALLAH sabredenleri sever…………………………………...   44

- Bin defa bin salat ve selam sana………………………………               46

- Bende emekliyim………………………………………………                47

- Ölmeden önce ölmelisiniz…………………………………….  49

- Efendi ile köle…………………………………………………. 50

- Dinini satma…………………………………………………..  51

- Ateş düştüğü yeri yakar………………………………………. 52

- Zikir……………………………………………………………  53

- Biraz münacaat………………………………………………...               54

- YA RABBİ …………………………………………………… 55

- Ne mutlu bize…………………………………………………..                57

- Yaratan ne güzel yaratmıştır……………………………………             58

- Bazı şirk sözlere dikkat………………………………………...                59

- Din’in temelini sağlam at………………………………………                60

- Bunlara uymak lazım…………………………………………..              61

- A’mel edelim………………………………………………….. 62

- Nefsin hilelerine aldanma……………………………………...                63

- Mü’min nasıl olmalıdır……………………………………….. 64

- Arifler evliyalar……………………………………………….   65

- Rabbinize karşı saygılı olun………………………………….. 67

- İpin kimin elinde……………………………………………… 68

- Onlar zengin sen fakir ol……………………………………… 69

- İyi düşün………………………………………………………  70

- Mazarlığa Gittinmi……………………………………………  71

İçerik